Seninle açık konuşacağım dostum. Bu iş çekiciliğini kaybediyor. | Open Subtitles | سأكون صريحاً معك يا صديقي هذا العمل يفقد سحره بسرعة |
Seninle açık konuşacağım. Kredi başvurunu geri çevirmek zorundayız korkarım. | Open Subtitles | سأكون صريحاً معك، أخشى أننا مضطرين لرفض قرضك |
Pekâlâ, yapman gerek şu, çok açık konuşacağım çünkü geçen sefer pek açık belirtmedim. | Open Subtitles | أتفهمين ، اليكِ ما ستفعلينه وكما اني سأكون واضحاً تماماً لأنني اعتقد لــ أنني كنت غير واضح في السابق |
Bak, sana açık konuşacağım, evlat. Hayatımda hiçbir şey yakalamadım. | Open Subtitles | سأكون صريح معك, لم اصطاد اى شىء فى حياتى من قبل |
açık konuşacağım. Sanırım kontak kurmak isteyeceğin son insan ben olacağım. | Open Subtitles | سأكون صريحاً, أعتقد أنى أخر شخص تريدين الإتصال به |
Açık sözlü birisiniz. Ben de açık konuşacağım olacağım. | Open Subtitles | حسناً، أنّك رجل صريح، لذلك سأكون صريحاً معك. |
Bu yüzden zamanını harcamamak için açık konuşacağım. | Open Subtitles | اسمع,تبدو كرجل لطيفاً,لذا سأكون صريحاً معك لكي لا تضيع وقتك |
Tyrone'la maziniz olduğunu biliyorum, açık konuşacağım burada olmanızı Teşkilat istiyor, ben değil. | Open Subtitles | انا اعلم انكَ وتايرون تعبثون احياناً لذا سأكون صريحاً الشركة تعتقد انكم يجب ان تكونوا هنا ، انا لا افضل هذا |
Evet, bak, seninle açık konuşacağım. | Open Subtitles | أنا سأكون واضحاً معك |
Noah, seninle açık konuşacağım. Sana güvenmiyorum. | Open Subtitles | نواه,سأكون صريح معك أنا لا أثق بك |
Seninle açık konuşacağım. Her zaman dobra olmuşumdur, değil mi? | Open Subtitles | سأكون صريحة معك دائمًا ما كنت مُباشِرةً، صحيح؟ |
Michael'la aranızda olanları görebiliyorum. O yüzden açık konuşacağım. | Open Subtitles | (أنا أرى ما يحدث بينك وبين (مايكل إذن ، لأكن واضحة |
Dün çıkardığın işlerden çok etkilendik. Bak seninle açık konuşacağım. | Open Subtitles | نحن معجبين كثيرا بأعمالك أنظرى , أريد أن أكون واضحا تماما |
Jack, beni tanırsın seninle açık konuşacağım. | Open Subtitles | اعرف أنك فقط من تتكلم لكنى سأكون صادق معك |
Seninle açık konuşacağım. | Open Subtitles | حسنا ,أتعرفِ,سأكون صادقه معكِ. |
açık konuşacağım. Burası dışardan büyük gözükür. | Open Subtitles | سأكون صريحا معك هذا المكان يبدو أكبر من ما يبدو عليه من الخارج |
Sana açık konuşacağım, Alexander. | Open Subtitles | لذا سأكون صريحًا معك "أليكساندر" |
açık konuşacağım. | Open Subtitles | دعوني أكون واضحا. |