İzin verin, size kısmi ücretsiz oyunlardaki ödeme sisteminin ilmini açıklayayım. | Open Subtitles | إسمحوا لي أن أشرح العلم وراء الأجور الصغيرة من الألعاب المجانية. |
Berlin'de ne yaptığını nasıl öğrendiğimi açıklayayım mı, yoksa buraya Jemma Moor'un emriyle geldiğini bildiğimi söylediğimde bana inanacak mısın? | Open Subtitles | الآن، هل تريد مني أن أشرح كيف أحسب ما تقومون به هنا في برلين؟ أو كنت فقط صدقوني عندما أقول |
Yağmur suyundaki kireç için endişelenmeden önce bunun ne kadar azının gerektiğini size açıklayayım. | TED | الآن، قبل أن ينتابكم القلق حول الطباشير في مياه الأمطار خاصتكم، دعوني أشرح لكم الكمية الضئيلة التي نستخدمها فعلًا. |
Baylar, bir şeyi açıklayayım: Nil'in yukarsına hiç bir ordu göndermeyeceğim. | Open Subtitles | أيها النبلاء دعونى أوضح شيئا واحدا لن ارسل جيوشا أعالى النيل |
İzin verin günün birinde bunun gerçekleşebileceğini açıklayayım. | TED | حسناً ، دعوني اشرح عما يمكن ان كون قد حدث في يوم ما |
Öncelikle Rezero'nun sahiden nasıl dengesini koruduğunu açıklayayım. | TED | دعوني أشرح أولا كيف أن ريزيرو يحافظ فعلا على توازنه. |
Size biraz açıklayayım, bu iki sektörün... ...kendi yerel kuruluşları vardır. | TED | هذين القطاعين ، اسمحوا لي أن أشرح لكم ، لديها مؤسساتها الأهلية الخاصة بها. |
Evrimdeki arızanın nerelerde olabileceğini göstereyim. Tamam, Size şöyle açıklayayım. | TED | لأنني سأريكم أين يمكن أن تكون هناك أخطاء قليلة في التطوّر.حسناً، دعوني أشرح لكم هذا |
Öyle de olmak zorunda değil, sebebini açıklayayım. | TED | ولكن لا يجب عليهم ذلك، دعوني أشرح لكم لماذا. |
Ne göreceksiniz açıklayayım, Pekala. Farklı bilgilerle çıktısını değiştirdiği için o sadece bir kamera gibi kaydetmiyor. | TED | اسمحوا لي أن أشرح ما سوف ترون. لأنها ستعرض أنواع مختلفة من المعلومات ، انها ليست ببساطة الكاميرا. |
Mimarlar ve mühendislerden oluşan bir takımım vardı, ilk olarak nasıl çalıştığını açıklayayım. | TED | لدي فريق من المعماريين والمهندسين، ولكن دعوني أولًا أشرح لكم كيف تعمل. |
Konuşacağım veri noktalarının tam olarak ne olduğunu açıklayayım. | TED | واسمحوا لي أن أشرح لكم بالضبط ما هي نقاط البيانات التي سأتحدثُ عنها. |
Bak, 12 yaşında bir çocuk gibisin, sana bazı şeyleri açıklayayım. | Open Subtitles | أنظر يا بني تبدو كأنك فى الثانية عشر من عمرك لذا دعني أوضح لك شيء |
İşime ne yararsa onu kullanacağım. Senin için durumu biraz açıklayayım. | Open Subtitles | سأفعل أى شىء يمكن أن ينجح دعنى أوضح الصورة لك |
Bu noktadan, size bir firsattan yararlanmadığımızı açıklayayım, | TED | دعني اشرح النقطة اللتي لم نرتفع فيها الى مستوى الحدث. |
Sana açıklayayım. Erkeklerin kuralları çok basittir. | Open Subtitles | دعيني اشرح لكي قوانين الرجال هي بسيطة جدا |
Ama önce durumu açıklayayım ve bunu çabucak halledelim. | Open Subtitles | لكن ما أن أفسر الموقف سنستوضح الأمر سريعا |
Size bir şeyi açıklayayım. Bakın, biz buna kuş dersi deriz. | Open Subtitles | سأشرح الأمر أختاه بالنسبة لنا هذه الحصة تعني وقت الفراغ الطائر |
Yanlış anlaşılma olmaması için... burada oluşumuzun nedenini sana açıklayayım. | Open Subtitles | لذا نحن لم نأتى بأفدامنا للمكان الخطأ دعنى اوضح لك لماذا نحن هنا |
Benden uzak dur, lütfen. Efendim, izin verin olanları açıklayayım. | Open Subtitles | دعني وشأني، من فضلك سيدي، دعني افسر ما حدث |
İzin verin de dosyada olmayan ama bilseniz gerçekten etkileneceğiniz bir şeyi açıklayayım. | Open Subtitles | ولكن دعيني أوضّح لكِ شيئاً قد لا يكون موجوداً في الملف قد يحوز على إعجابك |
Aptalca bir şey yaptığımı biliyorum İzin ver de açıklayayım. | Open Subtitles | أُدركُ بأنّني عَملتُ شيءاً الأحمق بالأحرى. فقط تَركَني أُوضّحُ. |
Sana bir şey açıklayayım. Süper zengin insanlarla uğraşılmaz. Makineli tüfeği olan çocuk gibidirler. | Open Subtitles | دعني أفسّر شيئاً ، لا تعبث مع الناس فاحشي الثراء ، إنّهم كالأطفال مع رشاشات |
Ortamı tarif etmek adına şöyle açıklayayım: Hindistan'da kadınların yüzde 27'si çalışır. | TED | و سأوضح الوضع لكم، 27 بالمئة من نساء الهند يعملن. |
O zaman kendisine açıklayayım. | Open Subtitles | إذا دعني أشرحها له بنفسي |
Kaç kez açıklarsam açıklayayım hiç kimse antioksidanın ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | مهما شرحت الأمر، لا أحد يفهم معنى مانع التأكسد |
Bakın. Bir dakika izin verin açıklayayım. | Open Subtitles | اسمعني ياسيدي ، لو بإمكانك أن تمنحني دقيقة واحده لأشرح لك |
Sana rüyaları açıklayayım ki saçmalık olduklarını düşünme. | Open Subtitles | سأوضّح إليك أشيـاءتتعلقبالأحلام... لذا لا تظن أنّه كلام فـارغ |