"açıkta" - Traduction Turc en Arabe

    • العراء
        
    • مكشوف
        
    • مكشوفة
        
    • مكشوفاً
        
    • بالعراء
        
    • عن الشاطئ
        
    • الخلاء
        
    • مرأى
        
    • مستلم غير
        
    • مكان مفتوح
        
    • في الدرجة العلوية
        
    • من الشاطئ
        
    • مكشوفا
        
    • الهواء المنعش يمكنني أن
        
    Burada çok açıkta kaldık, saklanacak bir yer bulmalıyız. Acele edin. Open Subtitles بدلاً مِن تواجدنا هنا في العراء لنتوجّهْ إلى الغطاءِ.
    Ben hayvanlar gibi boğulurken, sen neden açıkta yürüyorsun? Open Subtitles لماذا تمشي في العراء بينما أنا أَختنق مثل الحيوان؟
    Kıçım açıkta ateş altında kalmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن يتم حصارى هناك بينما ظهرى مكشوف لهم
    Ne işe yararsa yarasın, bu şekilde açıkta bırakamayız. Open Subtitles أيَّا كان الذي تفعله , لا يمكننا تركها مكشوفة بهذه الطريقة
    Yiyecekleri evin içinde bile olsa, asla açıkta bırakmayın. Open Subtitles لا تتركوا طعاماً مكشوفاً أبداً، لا حتى داخل البيت
    Gün ışığında açıkta dolaşan bir gurup ender görülen bir manzaradır. Open Subtitles لرؤية مجموعة منهم ، تمشي في العراء نادر جداً.
    İyi ama onu geceni köründe açıkta bırakamayız. Open Subtitles نعم ، ولكن لا يمكننا تركه بالخارج في العراء هكذا ليلا
    Hak ettiğin şey nedir? Senin gibi yetenekli ve deneyimli bir adam, yakılmış, açıkta kalmış, bir hiç mi? Open Subtitles رجل بمهاراتك , بخلفيتك , مكشوف ,فى العراء , بلا شيء ؟
    Evleri yok edildi, ve açıkta kalan yavruları da kaçınılmaz olarak ölecekler. Open Subtitles مسكنهم قد دُمِّر، وحتماً ستهلك يرقاتهم في العراء.
    Ama burada açıkta satılırken böyle birşeyin kara borsasına ne gerek var? Open Subtitles ولكن ، لستَ بحاجة لبيع شيء من هذا القبيل في السوق السوداء عندما تستطيع بيعه هنا في العراء
    açıkta bir yere park edin, sizi görebileceği bir yere. Open Subtitles أوقف سيّارتكَ في العراء حيث يستطيعون رؤيتها
    Çoğu kuşun yumurtası, birkaç saatliğine açıkta bırakılırsa soğur ve kabukları kırılmaz. Open Subtitles معظم بيض الطيور ،الذي يُترك مكشوف حتى ولو لساعات قليلة يتعرض للبرودة ، ولا يفقس أبداً
    Bu cihazın altında açıkta kalan bir kablo var, oyuğun kenarlarına değiyor ve bu da kısa devre yaptırıyor. Open Subtitles يوجد سلك مكشوف تحت هذا الجهاز وهو يلامس جدار فجوة ويسبب دائرة كهربية قصيرة
    Kasırga çıkınca yapılan en büyük hata pencereleri açıkta bırakmaktır. Open Subtitles أكبر خطأ يرتكبونه في العواصف ترك النوافذ مكشوفة
    Resif ufak balıklara korunak oluyor fakat kral balıkları hâlâ açıkta. Open Subtitles تزوّد الشعاب المرجانية المأوى للسمك الأصغر، لكن تظلّ أسماك جاك مكشوفة. رغم ذلك، قد تكون هذه فرصة
    Kuş kanadı gibi güçlü ve zarif olduktan sonra açıkta kalmasının ne önemi var? Open Subtitles مالخطأ إن كانت الدعائم مكشوفة طالما أنها قوية ومتقنة، مثل أجنحة الطيور؟
    - Sağ tarafını açıkta bıraktın, onun işini kolaylaştırdın. Open Subtitles و تركتَ جانبكَ اليسار مكشوفاً أنتَ يسّرتَ عليه الأمر
    ..kendimizi daha iyi savunabiliriz, böyle açıkta durmayız, bilemiyorum. Open Subtitles يمكننا حماية أنفسنا بشكل أفضل و لا نكون بالعراء لا أدري
    Geceyi açıkta geçirip ancak gün ağarınca geri döneceğiz. Open Subtitles سنبقى بعيدا عن الشاطئ بقية الليل ولكن نعود حتى شروق االشمس
    Bizi açıkta yakaladılar, takım telef oldu. Open Subtitles ماذا ؟ انهم حاصرونا فى الخلاء و عزلونا .
    Bütün birimler, hedef açıkta. İşini bitirin! Open Subtitles إلى كل الوحدات، الهدف على مرأى الجميع اقضوا عليه
    Gol sahasına doğru açıkta bir yakalayıcı gördü. Open Subtitles لديه مستلم غير ممسوك في نهاية منطقة
    Bu yüzden açıkta değiş tokuş riskini alamayız. Open Subtitles ..لذلك لا يمكن المخاطرة بفعل هذا في مكان مفتوح
    Ben açıkta otururum. Siz kapalıda oturabilirsiniz. Open Subtitles أنا سأجلس في الدرجة العلوية و أنتما يمكنكنا الجلوس في الأمام
    Şu an dünyada yalnızca bir tane kaldı; kıyıdan dokuz mil açıkta ve 65 fit derinde. TED ولم يتبقي سوى واحد فقط: يبعد 9 أميال من الشاطئ وعلى عمق 65 قدم.
    Bilirsiniz, 50 metre uzun bir mesafe olabilir, eğer tamamen açıkta iseniz, ama sığınağa varmayı başardık. TED كما تعلمون 50 مترا يمكن أن تكون مسافة طويلة إذا كنت مكشوفا تماما. لكننا تمكنا من الوصول للملجأ.
    açıkta olmak rahatsız ediyorsa, üstünü kapatabilirim. Open Subtitles إذا لا تمانعين الهواء المنعش يمكنني أن أغلقها بالغطاء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus