Kapıyı açtı ve penceresi olmayan 6 metreye 6 metre bir odaya girdik. Odada yerden tavana kadar uzanan raflar ve bu rafların her birinde Maya seramik koleksiyonunun parçaları bulunmaktaydı. | TED | وفتح الباب , ومشينا الى نوافذ 20 في 20 قدما غرف مع رفوف تمتد من الارض الى السقف يزدحم كل رف بمجموعته من خزفيات المايا |
Ona bir baktı, kafesini açtı ve tavan vantilatörüne doğru uçtu. | Open Subtitles | ألقى نظرة عليها ، وفتح القفص وطار لمروحة السقف |
Bulutlardaki adam bir kitap açtı ve tüm dünyayı önüne çağırdı, sonra da ordusuna taramayı yapmalarını, herkesi toparlamalarını ve göle atılacakları atmasını söyledi. | Open Subtitles | وفتح الجالس على السحاب كتاباً ونادى الأرض كلها لتقف أمامه وحينئذٍ أخبر جيشه أن ينظفوا بيدره وأن يجمعوا القمح إلى المخزن وأما التبن فيلقونه في بحيرة النار |
Radovan Karadjic'le buluştuktan sonra Saraybosna havalimanını açtı ve büyük ölçekli insani yardımı başlattı. | Open Subtitles | بعد أجتماعه بردفان كارديتش قام بفتح مطار سارايفو |
Bir tanesi vanayı açtı ve sanırım öteki de kapattı. | Open Subtitles | أحدهم قام بفتح الصمام وأعتقد أن الأخر أغلقه |
"Gaz maskesi taktı, çatıdaki bir kapağı açtı ve tozu aşağı döktü." | Open Subtitles | كان مُرتدياً قناع الواقى من الغاز فتح فتحة ، وأسقط المسحوق للداخل |
Birileri aç gözlü koca ağzını açtı ve oğlumu kaybettim. | Open Subtitles | فتح شخص ما الفم الكبير الجشع وفقدت ابني في ذلك. |
Sonra kapıyı açtı ve bizimle birlikte ormana doğru kaçtı. | Open Subtitles | وفتح الباب وركض الى الغابة... وقد وقع على عقبية. |
Üst kata çıktı, dolabını açtı ve Browning, çifte namlulu tüfeğini çıkardı çenesine dayadı ve tetiği çekti. | Open Subtitles | ذهب للأعلى ...وفتح خازنة ملابسه وأخذ مـُسدّسه البـُنـّي ...ذات الطلقات المزدوجة ...ووضعه أسفل ذقنه |
Yanımda durdu, fermuarını açtı ve aletini çıkardı. | Open Subtitles | وقف بجاني وفتح بنطلونه واخرج لي قضيبه |
Ve mutfağa girdi yavaşca buzdolabını açtı ve bomboştu. | Open Subtitles | وبعدها ذهب إلى المطبخ ! وفتح الثلاجة ببطء، وكانت فارغة |
Ofisime geldi, kapıyı açtı ve "Eugene, biliyorsun ki bazı kötü haberler bekliyorduk. | Open Subtitles | أتي إلي مكتبي وفتح الباب وقال: "يوجين" بالطبع أنت تعلم أننا ننتظر شيئاً سيئاً للغاية |
Minibüsü durdurduktan sonra kapıyı açtı ve kafama bir poşet geçirdi. | Open Subtitles | بعدما توقفت الشاحنة قام بفتح الباب ووضع كيسًا على رأسي |
Gözlerini açtı ve sonra nefes almayı kesti. | Open Subtitles | قام بفتح عينيه ثم توقف عن التنفس |
Kolunda bir damar açtı ve beni içmeye zorladı. Nedir o? Kim o, Martin? | Open Subtitles | فتح وريد في ذراعه, و جعلني أشرب منه ما الأمر؟ |
Artık ruhum günahtan arındı çünkü o kapıyı açtı ve beni içeri aldı | Open Subtitles | الآن روحي خالية من الذنب منذ أن فتح الباب وسمح لني بالدخول |