Üstelik Zapruder'in filminde... ateş edildiğinde ilk iki atışı engelleyen bir ağaç vardı. | Open Subtitles | والمشكلة الأخرى هي , يوجد هناك شجرة حجب تصوير الطلقتين الأولين عندما أطلقتا في فيلم ذابرودر |
Küçükken penceremin önünde böyle bir ağaç vardı. | Open Subtitles | لقد كانت هناك شجرة كهذه خارج نافذتـي عندمـا كُنت صبي، |
- Orada çok güzel de bir ağaç vardı. - Demircinin yanındaki yeşillikte! Ta kendisi! | Open Subtitles | كان هناك شجرة كبيرة وجميلة.- على الخضرة، بجانب الحدادة! |
Taştan bir avluda ak bir ağaç vardı. | Open Subtitles | كان هناك شجرة بيضاء في فناء حجري |
Bir de lanet geyikli ağaç vardı. | Open Subtitles | ومن ثم كان هناك شجرة غزلان لعينة. |
Üstünde izler olan büyük bir ağaç vardı. | Open Subtitles | كان هناك شجرة ضخمة عليها علامات |
Tepede bir ağaç vardı... kocaman bir meşe ağacı. | Open Subtitles | هناك شجرة في أعلى التل... شجرة بلوط ضخمة جداً. |
Düz bir tarlaydı. Yani böyle top gibi bir ağaç vardı. | Open Subtitles | مسطح، وكانت هناك شجرة دائرية |
çayırda bir ağaç vardı. | Open Subtitles | كانت هناك شجرة في المرج. |
- Top gibi bir ağaç vardı. | Open Subtitles | -كان هناك شجرة دائرية . |