Benimki sona erdiğinde bebekler gibi ağlamıştım. Ama bu daha başlangıç. | Open Subtitles | عندما انتهى الصداع النصفي خاصتي بكيت كالطفل، ولكن هذه البداية فحسب |
Ona evlenme teklifi ettiğim gece, bebekler gibi ağlamıştım. | Open Subtitles | الليلة التي عرضت عليها للزواج ، بكيت كالطفل الرضيع. |
Ona evlenme teklifi ettiğim gece, bebekler gibi ağlamıştım. | Open Subtitles | الليلة التي عرضت عليها للزواج بكيت كالطفل الرضيع |
Avcılar anneni vurduğunda çok ağlamıştım. | Open Subtitles | بكيتُ كثيراً عندما قتل أولائك الصيادون والدتك |
Bir defa bana da yapmıştı, ama sanırım ben ağlamıştım. | Open Subtitles | حسنا, هي فعلت لي هذا مرة ايضا لكن أعتقد اني بكيت بالفعل |
Hiç unutmam Dr. Crane., tam 2 saat ağlamıştım. | Open Subtitles | لن أنسى ذلك أبدًا د.كرين، بكيت لساعتين متواصلة |
Onu yaptığı akşam ağlamıştım. | Open Subtitles | بكيت الليلة التي أخترعت فيها هذه الحركة. |
Boynunu kırdığında da yeterince ağlamıştım. Bu defa beni kandıramayacak | Open Subtitles | بكيت عليه عندما ادّعى انه كسر رقبته لنيتمكنمنيمرة أخرى.. |
Boynunu kırdığında da yeterince ağlamıştım. Bu defa beni kandıramayacak | Open Subtitles | بكيت عليه عندما ادّعى انه كسر رقبته لنيتمكنمنيمرة أخرى.. |
Tamam, o zaman ağlamıştım ama sen bunu yeniden yaşatmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | حسناً عندها بكيت لكنك تحاولين تكرارا الاحداث |
Sanırım en son McCaulley Culkin Kız Arkadaşım'da öldüğünde ağlamıştım. | Open Subtitles | اخر مرة بكيت عندما ماتت صديقتي ميكولي كالكين |
Köpeğimiz öldüğünde haftalarca ağlamıştım. Haftalarca. | Open Subtitles | لقد بكيت لأسابيع حينما مات كلبنا، أسابيع |
Köpeğimiz öldüğünde ben haftalarca ağlamıştım. | Open Subtitles | لقد بكيت لأسابيع حينما مات كلبنا، أسابيع |
Bir hafta boyunca ağlamıştım. | Open Subtitles | لقد هزمتنا في مباراة بطولة الولاية لقد بكيت لاسبوع |
Çok dokunaklı bir ölüm sahnesi. Yazarken ağlamıştım. | Open Subtitles | إنه مشهد مؤثر جداً , لقد بكيت عندما كتبته |
Gerçek anlamda belki lisedeyken bir kız için ağlamıştım. | Open Subtitles | لقد بكيت مرة على فتاة فى المدرسة الثانوية |
Üniversiteden atıldığımda 1 saat ağlamıştım, sonra ağlamayı kestim. | Open Subtitles | عندما فـُصلت من الجامعة بكيت لمدة ساعة ثم توقفت |
Kimse teselli edememişti beni. Günlerce ağlamıştım. | Open Subtitles | أبيتُ قبول التعازي و بكيتُ لأيام |
Bebeğimi benden aldıklarında çok ağlamıştım. | Open Subtitles | بَعْدَ أَنْ أَخذوا طفلي الرضيعَ كُنْتُ أبكى وقت طويلِ |
Her şey yok oldu. Televizyonda gördüm. Bebek gibi ağlamıştım. | Open Subtitles | كل شيء تحطم رأيت ذلك عالتلفاز ، وبكيت مثل الطفل |
Minik bacaklarına dokunmuş ve mutluluktan ağlamıştım. | Open Subtitles | كنت ألاطف قدمكِ الصغيرة وأبكي من الفرحة |
Yaz bittiğinde ise oradan ayrılmak istemediğim için ağlamıştım. | Open Subtitles | لكن في نهاية الصيف... أنا كنت أبكي لأن لم أريد الترك. |