| aşkla ilgili daha sabırlıyım. | TED | أنا أكثر صبرً في ما يتعلق بالحب. |
| Oh, burada gizli aşkla ilgili büyük bir bölüm var. | Open Subtitles | هناك جزء كبير يتعلق بالحب |
| aşkla ilgili olmayacak, değil mi? Aşk mı? | Open Subtitles | لا يتعلق بالحب أليس كذلك ؟ |
| Sizlere gerçek aşkla ilgili bir şey anlatayım da dinleyin. | Open Subtitles | دعوني اخبركم دعوني اخبركم شئ يا جماعة عن الحب الحقيقي |
| aşkla ilgili bir hikaye anlatayım. | Open Subtitles | من أجل الحب ؟ دعني اخبرك قصة عن الحب , دارتانيان |
| Ve aşkla ilgili tek bildiğim şey bir muamma olduğu. | Open Subtitles | و الشيء الوحيد الذي أعرفه جيدا عن الحب هو أنه مجهول |
| Ama bu konu aşkla ilgili. | Open Subtitles | لكنه أمر يتعلق بالحب. |
| Nabokov yasak aşkla ilgili bu kadar dürüstçe yazdığı için bazı benzersiz zorluklarla karşılaştı. | Open Subtitles | نيمكوف واجه تحديات فريدة كتابة ذلك بصراحة عن الحب الممنوع |
| Ölü bir fahişenin davasını anca sen "aşkla ilgili" yapabilirdin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي تستطيع جعل قضية عاهرة ميتة و تجعلها عن الحب. |
| Kitapların dörtte üçü aşkla ilgili. | Open Subtitles | ذلك الغريب ثلاث ارباع ما كُتب عن الحب |
| Bunlar aşkla ilgili şeyler. | Open Subtitles | هذا كله عن الحب. انتي لن تفهمي |
| Miranda'nın aşkla ilgili iyimser sözlerini dinlemek Şubat ayındaki sıcak hava dalgası kadar anlamsızdı. | Open Subtitles | الإنصات لـحديث "ميراندا" المتفائل عن الحب |
| Ama ben hiçbir şey bilmiyorum. Hayatla ilgili, aşkla ilgili bilmeyebilirsin, seni ıslak enik. | Open Subtitles | عن الحياة و عن الحب أجل أنت صغير جداً |
| Hareketin aşkla ilgili olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أنظر ، أنت تقول أن الحركة هي عن الحب. |