"acı çektiğini" - Traduction Turc en Arabe

    • تعاني
        
    • يعاني
        
    • عانى
        
    • يتألم
        
    • يعانون
        
    • تتألمين
        
    • تعانين
        
    • عانيت
        
    • أنك تتألم
        
    • تألمت
        
    • أنّك تتألم
        
    • يُعاني
        
    • يعانى
        
    • معاناتك
        
    • ويتألم
        
    Sadece onların da doğal olmayan şekillerde ölen tüm organizmaların ölmeden önce çok acı çektiğini belirten evrensel kanuna tabi olmaları gerektiğini biliyoruz. Open Subtitles إلا أنه يجب أن يقدم إلى القانون العالمي كل من يسبب بموت اي كائن بوسائل غير طبيعية وجعلها تعاني كثيرا قبل الخلاص الأخير.
    Zavallı kadının kalbini çıkartmak... Birisi onun acı çektiğini görmek istemiş. Open Subtitles انتزاع قلب المرأة المسكينة شخص ما أراد أن يراها وهي تعاني
    Ve bu gençlerin çoğunun acı çektiğini ve mücadele ettiğini öğrenmek beni şaşırtmıştı. TED وكانت دهشتي كبيرة، بسبب ما وجدت كان الكثير من هؤلاء الشباب يعاني ويكافح.
    Ama yağmurda kalıp acı çektiğini düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles لكن أحبُّ أن أفكّر بأنّه عانى من المطر في مكانٍ ما بالخارج
    Biliyor musun, ben hayvanların acı çektiğini görmekten nefret ediyorum. Open Subtitles أنت تعلم, أنا لاأحب أن أرى اى حيوان مسكين يتألم.
    Yazarlık tıkanması sırasında acı çektiğini görmekten nefret ettim. Open Subtitles لقد كرهت رؤيتكم يعانون من الكتلة التي الكاتب.
    acı çektiğini düşünüyorum. Bundan da zevk alıyorum çünkü artık kötüyüm. Open Subtitles أنا أفكر وحسب بأنكِ تتألمين هنا والي أنا مستمتع به نوعاً ما لأنني شرير الآن
    Ne kadar acı çektiğini de biliyorum, çünkü hiç kimse burada nedensiz yere kalmaz. Open Subtitles ولكن أيضا اعرف أنك تعانين كثيرا لأنه لاشخص يوجد هنا فى مثل هذا المكان بلا سبب
    Afrika'nın acı çektiğini biliyoruz. Ama bu eski haber, değil mi? Open Subtitles كلنا يعرف ان افريقيا تعاني ولكن هذه أخبار الامس، اليس كذلك؟
    Bu olayla ilgili ailemin ne denli acı çektiğini ve bu sebeple bir başka ailenin asla böyle bir kaybın acısını yaşamamasını dilediğimi anımsıyorum. TED و أتذكر رؤيتي لعائلتي وهي تعاني من ذلك وكنت أفكر بأني لا أريد أبداً لأي عائلة اخرى .أن تشعر بهذا النوع من الفقد
    Kız kardeşlerimle birlikte, annemin üvey babamın istismarı yüzünden yıllarca acı çektiğini nasıl izlediğimizi, kaçtığımızı, sadece bir sığınakta yaşamak için kaçtığımızı anlattım. TED تحدثت عن مشاهدتي أنا وأخواتي لأمنا وهي تعاني من الإساءة لسنوات على يد زوجها، وهروبنا، لنجد أنفسنا في ملجأ.
    Amca, kızının niçin acı çektiğini bana anlatır mısın? Open Subtitles عمي، هل تستطيع إخباري لماذا تعاني ابنتك؟
    Anlamıyorum. Tüm testleri yaptım. Bu adamın neden bu kadar acı çektiğini anlamıyorum. Open Subtitles لقد قمت بكل الفحوصات, لا يمكنني معرفة لمَ يعاني هذا الرجل من كل ذلك الألم
    Çocuğunun acı çektiğini görmenin ve onu rahatlatmak için bile dokunamamanın nasıl bir şey olduğunu bilemezsiniz. Open Subtitles انت لا تدري مدي صعوبة ان تري طفلك وهو يعاني ولا يمكن حتي ان تخفف عنها ولو بلمسه من يديك.
    Arap Baharı'nda Hank ve Kheper'ler için fotoğraf çekerken gaza maruz kalmaktan yıllarca acı çektiğini yazmış. Open Subtitles يتحدث كيف أنه عانى من التعرض للغاز لسنين أثناء التقاط الصور الفوتوغرافية خلال الربيع العربي لهانك و الخيبر
    acı çektiğini sanmıyorum. Sanırım üşüyordu. Open Subtitles لا اعتقد انه كان يتألم بل أعتقد انه كان يشعر بالبرد
    Ben kendimi düşünmüyorum, fakat benim başarısızlıklarımdan dolayı sizlerin acı çektiğini görmek bana büyük ıstırap veriyor. Open Subtitles لست مهتم لراحة نفسي ولكنني سأشعر بألم كبير عندما اراهم يعانون من فشلي
    Bunu istemezsin. acı çektiğini biliyorum ama... Open Subtitles أنتَ لا تريدين ذلك أعرف بأنك تتألمين , ولكن
    acı çektiğini izlemek için beklemeyi tercih ederim. Çok daha tatmin edici oluyor. Open Subtitles فإنّي سأستمتع برؤيتكِ تعانين أمداً، فهذا أكثر رضاءً لي.
    Ne kadar harika olduğunu ispat etmene gerek yok ya da ne kadar acı çektiğini. TED فأنت لست بحاجة للتكلم ومحاولة إظهار كم أنت شخص مذهل أو كم عانيت في السابق.
    acı çektiğini biliyorum, ama hıncını bizden çıkarman gerekmiyor. Open Subtitles أتفهم أنك تتألم لكنك لسيت مضرا للتنفيس عن ذلك علينا
    Onun içten içe tıpkı benim gibi acı çektiğini babam da bilmeliydi. Open Subtitles يريد ان يعلم انها تالمت من الداخل كما انا تألمت
    acı çektiğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّك تتألم.
    Evrendeki her varlık çocuğu zarar gördüğünde bir annenin nasıl acı çektiğini anlayabilir. Open Subtitles كلّ مخلوقٍ في الكونِ يعي ألمَ الأمّ حين يُعاني طفلها.
    Kalbi, aklı ve vicdanı olmayan beş para etmez birinin bile... ihanete uğrayınca işkence derecesinde acı çektiğini anlarsınız. Open Subtitles -أتعرفين أن الانسان لا قيمة له بلا عقل أو قلب أو تورع -و يعانى الى درجة العذاب حين تخونه
    Nasıl acı çektiğini... o kız için üzüldüğünü. Open Subtitles لقد رأيت معاناتك وتعاطفك مع هذه الفتاة
    Eğer bu senin çocuğun olsaydı, kaybolduğunu ve acı çektiğini bilseydin yardım etmek için her şeyi yapardın, değil mi? Open Subtitles حسناً, إذا كان هذا طفلك, وكُنت تعرف انه تائه ويتألم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus