| Duydukların sende adamakıllı bir randevu izlenimini uyandırdı mı? | Open Subtitles | هل تميّز محادثة موعد لائق, عندما تستمع إليها؟ |
| Orada adamakıllı yaşamanın tek yolu, madende çalışmaktır. | Open Subtitles | المنجم هو السبيل الوحيد لكسب المعيشة بشكل لائق في تلكَ الأنحاء |
| Yakında ölürsem beni adamakıllı yakmalarını sağla. | Open Subtitles | ،إذا مُتّ في أيّ وقت قريباً .أحرصي على أنّ يدفنونيّ بشكل لائق |
| Hayır, yani adamakıllı. | Open Subtitles | ـ .لا , أنا أقصد على نحو لائق. |
| Affet beni. adamakıllı konuşamadık. | Open Subtitles | سامحني، نحن لم نتحدث من قبل، بشكل لائق |
| İyi giyinirim, ve kendime adamakıllı çekidüzen veririm. | Open Subtitles | وأعتني بنفسي بشكل لائق |
| Bu sefer adamakıllı. | Open Subtitles | بشكل لائق هذه المرّة |
| Hayır, yani adamakıllı; | Open Subtitles | لا, أنا أقصد على نحو لائق. |
| Seninle tanışmadan önce bile Negan'dım. Bunu anlamam için adamakıllı tanışmam gerekiyormuş sadece. | Open Subtitles | كنت (نيغان) قبلما ألقاك، أردت مقابلتك بشكل لائق لأدرك فحسب. |
| adamakıllı konuşamadık. | Open Subtitles | لم نتحدث يوماً... بشكلٍ لائق. |