Biraz önce Ailemle ilgili sana üzücü bir hikaye anlattım ve senin anlattığın bu mu? | Open Subtitles | لقد أخبرتك رواية محزنة جدا عن عائلتي وهذا هو الذي استطعت أن تقوله؟ |
- Beni Ailemle ilgili konuşacak kadar iyi tanımıyorsun. | Open Subtitles | لا تعرفني خير المَعرفة لكي تتحدث عن عائلتي |
Gidince de burada Ailemle ilgili bin tane soru soracak olan bir yabancıyla kalacağım. | Open Subtitles | انتي تغادرين وانا اعلق هنا اعمل مع غرباء شخص سيسئلني الكثير من الاسئلة عن عائلتي |
Ailemle ilgili bu saçmalıklardan sıkılmış olmalısın. | Open Subtitles | يبدو أنك قد مللت لحد البكاء من كل هذا الهراء عن عائلتى |
Bu sayede sana, Ailemle ilgili kafama takılan soruları sorabilirim. | Open Subtitles | - هذا رائع جدا الان استطيع ان اعرف كل شيء بشأن عائلتي |
Ailemle ilgili çok yoğun şeyler yaşıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | انا امر بقضية شديدة جدا مع عائلتي ، حسنا ؟ |
Yapmam gereken bir şey var. Ailemle ilgili. | Open Subtitles | ثمة شيء ينبغي علي فعله، إنه أمر عائلي |
Ailemle ilgili bir proje üzerinde çalışıyorum. Vaow. Bu ailem. | Open Subtitles | أعمل على مشروع عن عائلتي هذه عائلتي |
Liv, çılgın Ailemle ilgili her şeyi biliyor. - Benimle o yüzden evlenmiyor. | Open Subtitles | "ليف" تعرف كل شيء عن عائلتي المجنونة لهذا السبب لم ترضى الزواج بي أبداً |
Ailemle ilgili birçok şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | يبدو إنك تعرف الكثير عن عائلتي |
Ailemle ilgili her şeyi nasıl öğrendin? | Open Subtitles | كيف عرفت الكثير عن عائلتي ؟ |
Morgan Grimes; baloya eş diye yastığımla giden çocuk Ailemle ilgili benden daha çok şey biliyor. | Open Subtitles | (مورغان غرايمز)، الصبي الذي أخذ وسادتي وكأنني رفيقته إلى حفلة التخرج يعرف المزيد عن عائلتي كونهم جواسيس اكثر مما أعرفه |
Ailemle ilgili kısım tamamen doğru. | Open Subtitles | ما قلته عن عائلتي كان صادقاً |
Ailemle ilgili şeyler söylemeye başladı. | Open Subtitles | لقد بدا فى قول أشياء عن عائلتى |
Ailemle ilgili film konusunda... | Open Subtitles | أعمل على الفلم بشأن عائلتي |
Ailemle ilgili bir şey vardı da. | Open Subtitles | لقد كنت فقط... لقد كان لدي شيء مع عائلتي |
- Ailemle ilgili bir şey. | Open Subtitles | ما يحدث مع عائلتي أو لا يحدث معها |
Yapmam gereken bir şey var. Ailemle ilgili. | Open Subtitles | ثمة شيء ينبغي علي فعله، إنه أمر عائلي |