Kitabımda Ajan Scully'nin aşık olduğunu yazdım ama bu mümkün değilmiş. | Open Subtitles | في كتابي، أنا أكتب ذلك وكيل سكولي إنهيارات عاشقة لكن تلك مستحيلة جدا. |
Ajan Scully'nin çocuğunun güvenle geri dönmesinde bir etkisi olabileceğine inanmamaktadır. | Open Subtitles | بأنّه لا يستطيع التأثير على السلامة عودة طفل وكيل سكولي. |
Ajan Scully'nin bulduğu dosyalar bağlantıyı ortaya çıkardı. Dr. Eugene Openshaw, kız kardeşim, | Open Subtitles | ملفات ذلك وكيل سكولي حفر ذلك الصنع كلّ الحقّ الإرتباطات إلى الدّكتور يوجين أوبينشاو، إلى أختي،... |
Ajan Scully'nin yanında olan biri onu telsize çağırsın. | Open Subtitles | أحتاج شخص ما الذي مع الوكيل سكولي سيضعها على الراديو. |
Ajan Scully'nin doğum olayı. | Open Subtitles | آي . هذا الحساب ولادة الوكيل سكولي. |
Demek istediğin bu şey Ajan Scully'nin vurduğu-- | Open Subtitles | تعني, تعتقد بأن تلك الجثة, التي أطلقت العميلة سكالي عليها النار.. |
Ajan Scully'nin bu deneylerin amacıyla ilgili kuşkuları var. | Open Subtitles | أعرف بأنّ وكيل سكولي عنده شكوكها حول أغراض هذه التجارب لكن... |
Ajan Scully'nin isteği üzerine olayı inceledik. | Open Subtitles | [بيرس] راجعنا حالتك، كما وكيل سكولي سأل. |
Düştüğü nokta şu an Ajan Scully'nin bulunduğu yer. | Open Subtitles | حصلت على نقطتك من التأثير هناك حيث أنّ وكيل سكولي يقف... |
Birlikte çalıştığım kadının. Ajan Scully'nin. | Open Subtitles | هي الإمرأة أعمل مع - وكيل سكولي. |
Ajan Scully'nin 1994'te kaçırılması sorunu da var. | Open Subtitles | لا. هناك المسألة إختطاف الوكيل سكولي الخاص... في 1994. |
Oyun, Ajan Scully'nin inceleme yapmak için hayatta olmayacağı düşünülerek planlanmıştı. | Open Subtitles | توقيت الخدعة كان مخططاً بحيث أن العميلة سكالي.. لن تكون حية لتجري الفحص. |
Ya Ajan Scully'nin buldukları doğruysa ve buna inanmak için her türlü nedene sahipsem. | Open Subtitles | إذا كان ما وجدته العميلة سكالي صحيحاً, ولدي كل سبب لأصدّق ذلك, |