- Bana bir içki alır mısın, yakışıklı? - Bu akşam değil. | Open Subtitles | اشتري لي شيء اشربه ايها الوسيم ليس الليلة |
Bu akşam değil dostum. Tesadüfen geldim. | Open Subtitles | ليس الليلة ياصديقى لقد جئت إلى هنا بالصدفة |
Bu akşam değil. Bu akşam onu kendime ayırdım. | Open Subtitles | ليس الليلة فلقد حصلت عليه لنفسي |
Senin gibi güzel bir kızın tek başına evde oturacağı bir akşam değil bu. | Open Subtitles | هذه ليست ليلة لفتاة جميلة مثلك فى المنزل لوحدها. |
Polislere söylemeliyim ama bu akşam değil. | Open Subtitles | سأخبر الشرطه، لكن ليس الليله. |
Bu akşam iyi akşam değil. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نتناول العشاء في وقت ما؟ أوه، هذه الليلة ليست ليلة جيدة. |
Bu akşam değil. Yarın kızımın doğum günü. | Open Subtitles | هيا، ليس الليلة عيد مولد إبنتي غداً |
Bu akşam değil. Yarın kızımın doğum günü. | Open Subtitles | هيا، ليس الليلة عيد مولد إبنتي غداً |
- Yeterince yemek... - Bu akşam değil, dedim. | Open Subtitles | لكن يوجد ما يكفي قلت ليس الليلة |
- Konuşacak çok şey var. - Bu akşam değil. | Open Subtitles | لدينا الكثير لنتحدث بشأنه - ليس الليلة - |
Burger... Sağol ama bu akşam değil. | Open Subtitles | البرغر , شكرا , لكن ليس الليلة |
Bu akşam değil. | Open Subtitles | الموعد ليس الليلة. |
Bu akşam değil. | Open Subtitles | ليس الليلة سأعد لنفسي شيء |
Tamam, fakat bu akşam değil. | Open Subtitles | صحيح لكن ليس الليلة |
- Bu akşam değil. | Open Subtitles | لا , ليس الليلة |
- Bal gibi de her zaman. Öyleyse bu akşam değil. | Open Subtitles | لكن، ليس الليلة. |
Ama bu akşam değil. | Open Subtitles | ولكن ليس الليلة ؟ |
Ama dün akşam değil. | Open Subtitles | إنّما ليس الليلة الماضية. |
Hayır, bu akşam değil. Arabaya atla. | Open Subtitles | لا , ليس الليلة , اصعدي |
Kilolu erkeklerin bizi videoya çekmesi gerek akşam değil. | Open Subtitles | ليست ليلة إيجاد شاب سمين ليصورنا |
Ama bu akşam değil. | Open Subtitles | لكن ليس الليله |
Russ, aslında bu akşam peyote için uygun bir akşam değil. | Open Subtitles | روس) ، أنت تعلم) "الليلة ليست جيدة لتعاطي الـ "بيوتي |