-Bu yemek güzel değil. -Ne yapalım? O senin akşam yemeğin. | Open Subtitles | هذا ليس طعاماً جيدا جدا سيئ جد,ا إنه عشائك. |
Biliyor musun evlat, o silahı çekip alırsam akşam yemeğin olur. | Open Subtitles | تعرف يا فتى؟ عندما أنتزع هذا المسدس منك سيكون عشائك |
Adam akşam yemeğin erken bittiği için çok üzgünüm ama umarım onun yokluğunda seni çok hayal kırıklığına uğratmamışımdır. | Open Subtitles | آدم أشعر بالسوؤ بسبب ما كيفية انتهاء عشائك لكن آمل أنني لم أكن بديلاً مخيباً للامال |
Bu senin akşam yemeğin mi, büyükbaba? | Open Subtitles | أهذا عشاؤك يا جدي؟ |
Fındıkları ye! Onlar senin akşam yemeğin! | Open Subtitles | تناول المكسّرات، إنّها عشاؤك |
akşam yemeğin buzdolabında. Ben eve gidiyorum. | Open Subtitles | عشائك في الثلاجة أنا ذاهبة إلى البيت |
Billy, Zoe'nin ailesiyle olan akşam yemeğin 1.5 saat sonra. | Open Subtitles | "بيلي " عشائك مع والدا "زوي " سيكون بعد نصف ساعة |
- akşam yemeğin nasıldı Kermit? | Open Subtitles | - كيف كان عشائك, كيرمت؟ - رائع |
Senin boktan akşam yemeğin değilim. | Open Subtitles | انا لست عشائك اللعين |
- akşam yemeğin buzdolabında. - Muhteşem. Uslu ol. | Open Subtitles | عشائك فى الثلاجه _ هائل _ |
akşam yemeğin berbat oldu bari kahvaltın da olsun! | Open Subtitles | ! قد كجيدا تفسد عشائك كفطورك |
Kent ile akşam yemeğin. | Open Subtitles | عشائك مع (كنت) حسناً |
İşte akşam yemeğin. | Open Subtitles | إليك عشائك. |
akşam yemeğin. | Open Subtitles | - عشائك. |
akşam yemeğin nasıldı tatlım? | Open Subtitles | و كيف كان عشاؤك ، عزيزي ؟ |