- akli dengesi yerinde görünüyor. - Bunu zaten söylemiştin. | Open Subtitles | ـ حالته العقلية تبدو طبيعية ـ لقد أخبرتك بذلك أصلاً |
akli dengesizliği içerisinde göze çarpan ve en kötü özelliği sadizm olsa bile zihinsel rahatsızlık tam olarak saptanamadı. | Open Subtitles | الخلل العقلي الأسوأ هو السادية الحالة العقلية لم تُشخَّص بعد، لكن.. |
Size önceki akli durumu hakkında bir soru soracaktım, ama bunu sezdi. | Open Subtitles | بدأت سؤال بأنّك تشكّ به حول حالته العقلية المسبّقة، لكنّه توقّعه. |
akli dengesinin bozuk olmadığından emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنه ليس مضطرباً عقلياً من الحرب؟ |
İnsanlar önüme kelepçeli getiriliyor, yoksunluk krizi içinde, depresif, aç olarak ve akli sorunlarıyla. | TED | يأتي الناس أمامي وهم مكبلون، في غاية المرض، مكتئبون، جائعون وبأمراض عقلية. |
Sen akli yönden dengeli olacaksan ben her şeyi yaparım. | Open Subtitles | سأفعل أي شيء إذا كان هذا يعني بأنك متوازن عقليا |
"akli dengesinin ve karar verme yetisinin olmadığı bir anda" | Open Subtitles | أقنعتُ السّيدَ دان بتوقيع الوثيقة عندما لم يكن فى كامل قواه العقلية |
akli durumu kötü. Görev yapmaya uygun değil. | Open Subtitles | حالته العقلية غير مستقرة ولذك فهو غير لائق لأداء الخدمة |
akli dengeniz bozulmuş gibi. | Open Subtitles | كانك لديك بعض المشاكل العقلية, ايها الرجل |
Ama bizim konumuz o değil, müvekkilimin neler hissettiği, akli durumu. | Open Subtitles | ولكن ما المسأله هنا , اهى قدرتها العقلية |
Tarihi ta kadınların akli kapasiteden yoksun oldukları... için sözleşmelere taraf olamadığı örf ve adet hukuku... zamanlarına kadar dayanır. | Open Subtitles | وهذا يرجع الى القانون العام عندما كان ينكر على المرأة المشاركة فى عقدها لانها تفتقد الى المقدرة العقلية |
Sorun değil. Onun akli durumu ile ilgili gerçekten endişeliyim. | Open Subtitles | لا عليكِ ، لقد كنت قلقاً على حالتها العقلية |
akli dengesinin bozuk olmadigindan emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنه ليس مضطرباً عقلياً من الحرب؟ |
akli sebeplerden dolayı duruşmaya çıkması uygun görülmeyen biri için bu çok anlaşılır bir durum. | Open Subtitles | الذي يبدو ذكياً جداً للرجل الذي وجد عقلياً عاجز للمحاكمة |
Söylememize gerek yok, Bilim Kraliyet akademisi bu çatlağı akli yetersiz ilan etti ve sonuç olarak o bir akıl hastanesine yatırıldı. | Open Subtitles | لا حاجة للقول الأكاديمية الملكية للعلم، أعلنت أن هذا المجنون عقلياً عاجز وقد بعث حسب الأصول إلى مستشفى المجانين |
Ben de öyle. Ve giderek kötüleşen akli dengesini göz önüne alırsak ikimizin de daha iyisini yapmamız gerekirdi. | Open Subtitles | أنا لا أحكم على حالة عقلية مضطربة و نحن الاثنان أفضل منها |
Anlattıklarına itimat edilmemiştir çünkü işin doğrusu sarhoş ve akli dengesi bozuk biriymiş. | Open Subtitles | لم تؤخذ روايته على محمل الجد لأنه وللأمانة كان يسرف في الشرب وكان يعاني من مشاكل عقلية في السابق |
akli dengesi bozuk ve aşırı derecede tehlikelidir. Ya bu Şişko Kobra ne? | Open Subtitles | إنه غير مستقر وخطر عقليا ما هذا حول الكوبرا السمينة؟ |
Bana sorarsanız Bay Capote... akli dengesinin bozuk olduğunu kanıtlamaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنه لن يمانع يا سيد كابوتي أن تكون شاهد علي اختلاله العقلي حتي يكون كدفاع |
Fakat bana göre, kısa dönem hakkında akli modellerimizi ve akli haritalarımızı değiştirmedikçe bu gerçekleşmeyecek. | TED | لكن يكمن محور الجدال في أننا إن لم نغيّر نماذجنا وخرائطنا الذهنية فيما يتعلق بالتفكير قريب الأمد، لن يحصل هذا. |
Küçük oyunumuzu akli teste çevirdin demek. Güzel hamle. | Open Subtitles | خداعة هدفنا لإجراء إختبار للصحة النفسيّة. |
Açıkçası ben insanları akli olarak çok sağlıklı bulmayı tercih ederim. | Open Subtitles | بصراحة, أفضل ان أجعل الناس فى الصحه العقليه المثاليه. |
Öyle sanıyorum ki bu baskı artarak devam edecek ve ciddi bir aklî denge bozukluğuna sebebiyet verebilecek. | Open Subtitles | واعتقادي أن هذا من شأنه أن يواصل الضغط وتكثيفه ، مما يرجح أن يحدث تدهور عقلي خطير |
Bu sürede kocanızın akli durumu konusunda yorum yapabilir misiniz? | Open Subtitles | أيُمكنك التّعليق على حالة زوجك العقليّة في ذلك الوقت؟ إعـتراض. رأي الخُبراء غير لائق. |