Okuma alışkanlıklarını doğru hatırlıyorsam, bu adam... çocukluğundan beri tanışık olduğun biri. | Open Subtitles | وإن كنت أذكر عادات قراءتك فهو أحد معارفك منذ الطفولة |
Ablanın, sadece senin bilebileceğin alışkanlıklarını söyle o zaman. | Open Subtitles | إذن أخبريني عن بعض عادات أختك التي لا يعرفها إلا سواكِ |
Hiç insanların, cinsel alışkanlıklarını değiştirip değiştirememesiyle ilgili bir durumla karşılaştın mı? | Open Subtitles | هل توصلت إلى أي معلومات حول قدرات الناس على تغيير عادات سلوكهم الجنسي؟ |
Kalbinizin sivil alışkanlıklarını teşvik etmek için kendi yollarınızı bulun. | TED | اعثروا على طرقكم الخاصة لبناء العادات المدنية للقلب. |
Ona yetişecek kadar hızlı temizlik yapamayız ve alışkanlıklarını değiştirmeyecektir. | Open Subtitles | لا يمكننا التنظيف بسرعة لمجارتها وهي لن تقوم بتغيير عاداتها |
Senin zevklerini ve alışkanlıklarını biliyordu kendini sana adamıştı. | Open Subtitles | كانت تعلم ما هي ميولك و عاداتك و كانت تكرس نفسها لك |
Güvercinler gibi hamam böcekleri de insanların yokluğunda alışkanlıklarını birazcık değiştirmek zorunda kalacaklardır. | Open Subtitles | مثل الحمامة، إختفاء البَشَر سيجبر الصرصور المتواضع على تغيّير عاداته. فكّر بالصرصور السيّئ، |
Annen alışkanlıklarını değiştirmeni istiyor. | Open Subtitles | أمّكَ تُريدُك ان تغيّريْ عاداتَكَ |
alışkanlıklarını da değiştirme. | Open Subtitles | ولا تـُـغير من هواياتكِ ايضاً |
Korkunç beyaz alışkanlıklarını çıkarıp atacak kadar vaktim yok, o zaman ya benim için sadece etten bir çubuk olduğunu kabul et, ya da burda bitsin. | Open Subtitles | ليس عندي وقت لكي أجعلك تمتنع من عادات البيض اللئيمة إما أن تقبل حقيقة |
Müvekkilim harcama alışkanlıklarını savunmak zorunda değil. | Open Subtitles | -موكّلتي لا تحتاج للدفاع عن عادات إنفاقها |
Alaska'dalar, kartalların yuva yapma alışkanlıklarını çalışıyorlar. | Open Subtitles | في "الآسكا"، يدرسون عادات التعشيش لدى النسور. |
Kocamın alışkanlıklarını başkasından öğrenecek değilim. Ne istiyorsun? | Open Subtitles | لست بحاجة لتعلُم عادات زوجي، ماذا تريد؟ |
-Hayır, okuma alışkanlıklarını inceliyorlar. | Open Subtitles | لا, بل لتسجيل عادات القراءه |
Gordon'un alışkanlıklarını bilirim. | Open Subtitles | نظرة، أعرف عادات جوردن. |
Artık Dr. Kelso'nun geldiğini anladığımız için bazı kişiler çalışma alışkanlıklarını değiştirdi. | Open Subtitles | (الآن وبما أنه يمكننا سماع مجيء د. (كيلسو" "بعض الناس عدّلوا عادات عملهم" |
Katil, kurbanların alışkanlıklarını çok iyi biliyor olmalı. | Open Subtitles | القاتل يعرف عادات كل ضحاياه |
Hayatta kaldığınızı görmek için kendinizle mücadele etmek. Birçok oyuncumuz bu oyunda öğrendikleri alışkanlıklarını korudular. | TED | تحدى نفسك لترى كيف ستعيش. معظم لاعبينا حافظوا على العادات التي تعلموها في هذه اللعبة. |
Onun sevdiklerini, sevmediklerini, alışkanlıklarını ve hobilerini öğrenir. | Open Subtitles | يتعلم ماذا تحب ولا تحب عاداتها, هواياتها |
İyi alışkanlıklarını nasıl devam ettirdiğini grupla paylaşmak ister misin? | Open Subtitles | أتود مشاركة المجموعة كيف تحافظ على عاداتك الجيدة ؟ |
Njala'nın güvenliği hakkında, korumaların sayısını, yatağının yerini, alışkanlıklarını, bu tür şeyler. | Open Subtitles | حول امن نجالا، عدد الحراس الشخصيين مكان سريره عاداته وغيرها من هذه الشاكلة |
Annen alışkanlıklarını değiştirmeni istiyor. | Open Subtitles | أمّكَ تُريدُك ان تغيّريْ عاداتَكَ |
alışkanlıklarını da değiştirme. | Open Subtitles | ولا تـُـغير من هواياتكِ ايضاً |
Hepsinden ötesi kahinler, insanların alışkanlıklarını değiştirdiğini öngörüyor. | TED | والأهم من ذلك، يتطلع الأنبياء إلى أن يغير الناس عاداتهم. |