Kaliforniya güneşine alıştın mı bırakamıyorsun bir daha. | Open Subtitles | حالما تعتاد على أشعة ...شمس كاليفورنيا تلك |
Bir kere tadına alıştın mı harika geliyor. | Open Subtitles | إنه جيد جدًا بمجرد أن تعتاد على الطعم |
Aslında organların feng-şui'sine alıştın mı rahat bile sayılır. | Open Subtitles | في الواقع , عندما تتعود على المكان يصبح دافئ نوع ما |
- Evet, bir kere kokusuna alıştın mı, işe yarıyor. | Open Subtitles | أجل , عندما تتعود على رائحته تنفع , تنفع |
Her şeyin istediğin gibi olmasına alıştın ama herkes için de olmasını sağlayamazsın. | Open Subtitles | أعلم أنّك اعتدت على فعل ما تريد ولكن ليس بوسعك أن تصحّح أمور الجميع |
Bence şok tabancasına alıştın. | Open Subtitles | أظن أنك اعتدت على المسدس الصاعق. |
- alıştın artık. | Open Subtitles | أنت معتادة على هذا |
- alıştın artık. | Open Subtitles | أنت معتادة على هذا |
Belli bir rutine alıştın, bu düzeni özleyeceksin. | Open Subtitles | أنت تعتاد على الروتين. - أنت ستعمل تفوت الهيكل. |
alıştın mı? | Open Subtitles | هل تعتاد على ذلك؟ |
İnsanlara fazla alıştın. | Open Subtitles | تتعود على الناس. |
Bu yüzden alıştın. | Open Subtitles | لذلك اعتدت على ذلك |
Onu takmaya alıştın mı bari? | Open Subtitles | هل اعتدت على أن تلبسها؟ |