alışveriş listesi ve bir portakaldan yola çıkıp beni iki cinayetle suçluyorsunuz. | Open Subtitles | قائمة تسوق بها برتقال وتريد أن تتهمني بجريمتين ؟ هذا دعك من هذا |
Sana bir alışveriş listesi yazarsam, bugün sen gidebilir misin? | Open Subtitles | اذا كتبتُ لك قائمة تسوق, هل ستذهب اليوم؟ |
Mutfak masasında alışveriş listesi var. | Open Subtitles | هناك قائمة تسوق على طاولة المطبخ. |
Kardeşimin öldüğü günden kalma bir alışveriş listesi. | Open Subtitles | قائمة مشتريات كتبها شخص ما في يوم وفاة أخي |
alışveriş listesi. | Open Subtitles | إنّها قائمة مشتريات |
Bana alışveriş listesi verdi de ne yaptığıma dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | ولقد أعطتني هذه قائمة التسوق ليس لدي أي فكرة عن ماذا أفعل |
- Sadece bir alışveriş listesi. | Open Subtitles | قائمة التسوق كما تعلم انها فقط قائمة التسوّق |
- Oh, sadece eski bir alışveriş listesi. - alışveriş listesi mi? | Open Subtitles | انها قائمة المشتروات مشتروات؟ |
alışveriş listesi yaparsan, gidip manavdan alırım diye düşündüm. | Open Subtitles | فكّرت إذا كان لديكِ قائمة تسوّق. سأحضر لكِ بعض الأغراض من البقالة. |
Eğer birini öldürmek istiyorsan, ideal bir alışveriş listesi | Open Subtitles | " يتوافق بشدة مع المطهر " لاي إنها قائمة تسوق جيدة لو أردت قتل شخص ما |
alışveriş listesi hazırlamıştım ve epey uzundu. | Open Subtitles | كان لديَّ قائمة تسوق وكانت قائمة كبيرة |
alışveriş listesi hazırlamıştım ve epey uzundu. | Open Subtitles | كان لديَّ قائمة تسوق وكانت قائمة كبيرة |
Aptal alışveriş listesi. | Open Subtitles | قائمة تسوق غبية. |
- Bir alışveriş listesi. | Open Subtitles | قائمة تسوق |
Chuck için alışveriş listesi. | Open Subtitles | أنها قائمة تسوق لأجل (شاك). |
alışveriş listesi mi bu? | Open Subtitles | هل هذه قائمة مشتريات ؟ |
İşte Josephine teyzenin alışveriş listesi. | Open Subtitles | ها هي قائمة مشتريات العمة "جوزفين". |
- alışveriş listesi. | Open Subtitles | -إنها قائمة مشتريات |
- Silah dükkânındaki alışveriş listesi. | Open Subtitles | قائمة التسوق من محل الأسلحة النارية |
Bana bir alışveriş listesi yapın, istediklerinizi ayarlayayım. | Open Subtitles | اجلب لي قائمة التسوق. انا سوف بتضبيطك. |
Bana bir alışveriş listesi yapın, istediklerinizi ayarlayayım. | Open Subtitles | احضر لي قائمة التسوق. سوف باعدادها لك. |
- alışveriş listesi mi? | Open Subtitles | إنها قائمة تسوّق |