Alıkoyucu, amacının para gasp etmek olmadığını söylüyor... ama sizi bir çıkmaza doğru sürüklüyor ve fidye talep ediyor. | Open Subtitles | .. يقول الخاطف أنه لا يبتز من أجل المال و لكنه يجعلك في موقف حرج بمطالبته بفدية |
Alıkoyucu sadece blöf yapıyordu, hepsi bu. | Open Subtitles | الخاطف كان فقط يراوغ .. هذا كل ما في المسألة |
Alıkoyucu haklıymış. Bir çantaya 15 milyon yen sığıyor. | Open Subtitles | الخاطف على حق حقيبة واحدة يمكنها حمل 15 مليون ين |
Peki, ödemezse Alıkoyucu ona ne yapabilir? | Open Subtitles | ماذا سيفعل الخاطف لو لم ندفع له ؟ |
Belki de Alıkoyucu haklıydı. Sizde nerede o cesaret. | Open Subtitles | ربما الخاطف على حق أنت ليس لديك الجرأة |
Alıkoyucu aradığında, parayı ödeyeceğinizi söyleyin. | Open Subtitles | عندما يتصل الخاطف قل له أنك ستدفع |
Alıkoyucu bunu da fark etmiş olmalı. | Open Subtitles | لقد فكر الخاطف في هذا الأمر أيضاً |
Alıkoyucu henüz fidyeden hiç harcamadı. | Open Subtitles | لم يقم الخاطف بإستخدام المبلغ لحد الآن |
Açıkça görülüyor ki, Alıkoyucu... | Open Subtitles | .. على ما يبدو , الخاطف يريد |
Çünkü Alıkoyucu henüz suç ortaklarının öldüğünü bilmiyor. | Open Subtitles | الخاطف لا يعلم حتى أنهم ماتوا |
Alıkoyucu daha büyük bir cezayı hak ediyor. | Open Subtitles | الخاطف يستحق عقوبة الإعدام |
Alıkoyucu olabilir. | Open Subtitles | قد يكون الخاطف |
Alıkoyucu evi izliyor. | Open Subtitles | الخاطف يراقب |
Alıkoyucu haklıymış. | Open Subtitles | الخاطف على حق |