Aslında, Marge, hamileyken o bir damla alkolü almaman gerekiyordu. | Open Subtitles | مارج، لقد وصلتك تلك النقطة من الكحول حين كنتِ حاملاً |
9. yüzyıl Arapça yazılar, içindeki alkolü buharlaştırmak için kaynayan fermente sıvıları tarif eder. | TED | وصفت الكتابات العربية العائدة للقرن التاسع غليان سوائل مُخمَرة لتبخير الكحول الموجود ضمنهم. |
Sözümü dinle. Bırak şu alkolü. | Open Subtitles | اتبع بلدتي , الشباب الأمر متروك بواسطة الكحول |
Eski zamanlarda, sence alkolü bir şehirden diğerine nasıl götürüyorlardı? | Open Subtitles | في قديم الزمان، كيف برأيك كانوا ينقلون الكحول من بلدة إلى أخرى؟ |
Mayalanmış pirinç alkolü. Bu şirketten. | Open Subtitles | كحول الرزِّ المُتَخَمّرِ هذا لك مجاناً |
Çaresi kolay. Vücudumuzdaki kimyasal aşılar sağolsun alkolü bir kaç saniyede etkisiz bırakabiliriz. | Open Subtitles | علاجه سهل.شكراً للمواد الكيماويه التي في اجسامنا يمكننا تحطيم الكحول في ثواني |
Çok kötü. Çocuklar alkolsüz alkolü getirin. | Open Subtitles | هذا فعل بارع ، أحضرا الشراب الخالي من الكحول يا ابنيّ |
Otopsi vücudundaki alkolü ve uyuşturucuyu ortaya çıkarmıştı. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي اكتشف وجود الكحول في جسدها |
Tegretol ile alkolü karıştırmak pek de iyi bir fikir olmazdı. | Open Subtitles | ليس فكرة جيدة أن تمزج التيجريتول مع الكحول |
Bir adım daha atarsanız, sonik cihazım bu yanıcı alkolü üç katına çıkartır. | Open Subtitles | خطوة واحدة ، وسيقوم جاهزي بزيادة قابلية هذا الكحول للاشتعال |
En beğendiğim kısmı, egzozun içine alkolü nasıl yerleştirdiğin. | Open Subtitles | المفضل لدي كيف أوصلت أنابيب العادم للتعامل مع الكحول |
Eğer çok hızlıysa, o zaman karaciğerinin alkolü işlemediğini anlarız. | Open Subtitles | إذا كان سريعاً جداً سنعرف أن كبدها لا يعالج الكحول الممتص |
Olan, merdiveni, duvar boyamayı ve alkolü birbirine karıştırmanın sonucu. | Open Subtitles | حسنا، ما حدث هو نتيجة دمج السلالم دهن السقف و الكحول |
...ve tabii ki tüm o kötü yiyecekleri ve alkolü keserek... | Open Subtitles | و بالطبع، التخلص من الأطعمة الدسمة و الكحول |
Çalışma saatleri içindeyiz ve birimiz alkolü bırakmaya çalışıyor. | Open Subtitles | نحن نعمل، و أحدنا يتعالج من ادمان الكحول |
Marcy bizimle dönecek. Ben de evdeki tüm alkolü kilit altına alacağım. | Open Subtitles | مارسي ستعود معنا , وسأقفل على جميع الكحول |
Etanol ve nitrik asitle alkolü karıştırdın. | Open Subtitles | لقد قمت بخلط الأثينول وحمض النيتريك مع الكحول وربما أضفت مكسب طعم للكحول |
alkolü bırakanlar grubu, öğleden sonraki toplantıları için kiralamak istiyor. | Open Subtitles | جماعة المقلعين عن الكحول تريد إستأجارها للقاءتهم بعد الظهر |
Buraya saf tahıl alkolü satın almaya gelmiş. | Open Subtitles | لقد كان هنا يشتري كحول نقية الحبيبات |
Eğer sağlıklı bir diyet ile alkolü azaltırsan bayanlarla programım dışı aktiviteleri azaltırsan büyük ihtimalle daha hızlı hareket edersin. | Open Subtitles | يمكنك التحرك على نحو أسرع إذا كنت تقوم بإتباع نظام غذائي صحي و تخفض من إستهلاك الكحوليات و تخفض أنشطتك الروتينية قليلا |
Tek hatırladığım "Bonnie, limuzindeki bütün alkolü içme." | Open Subtitles | كل ما اتذكره هو بوني , لا تشربي كل الخمور |
Sigarayı, alkolü ve keyfi uyuşturucuları daha az kullanıyorlar. | TED | يقل تدخينهم وشربهم للكحول وتناولهم للمخدرات. |
Peki daha önce alkolü ve uyuşturucuyu bırakmayı denedin mi? | Open Subtitles | حاولتي الإقلاع عن تناول العقاقير والكحوليات قبلاً؟ |
- Üç. Dörttü. Sevgililer alkolü sever. | Open Subtitles | كانت اربعة الفتيات يحببن مشروبهن |
İslam'ın alkolü yasaklayıp yasaklamadığını sormuş. | Open Subtitles | إذا الكحولِ حُرّمَ بواسطة الإسلام |