Binlerce insan haftada bir kez altınlarını gönderiyor. Özellikle de bu kötü ekonomide. | Open Subtitles | الآلاف من الناس، خصوصاً في ظلّ الإقتصاد السيء، يُرسلون بالبريد ذهبهم مرّة بالأسبوع. |
Talimatlarını bizim aracılığımızla verirler, biz de onlar için altınlarını alır ya da satarız. | Open Subtitles | هم سجلوا طلبات الشراء عن طريقنا و نحن من يشتري أو يبيع ذهبهم لهم |
Düşmanlarımı öldürmeyi, altınlarını almayı ve kadınlarının tadına bakmayı severim. | Open Subtitles | أحب قتل أعدائي أخذ ذهبهم و استمتع بنسائهم |
Charlie, eğer asıl nehir yatağını takip edersek, Peder Torres ve adamlarının altınlarını bırakmak zorunda kaldıkları büyük mağarayı bulabileceğimize inanıyordu. | Open Subtitles | رأى شارلى أننا إذا اتبعنا المسار الاصلى للنهر سنتمكن من تحديد الكهف الذى اضطر الاب تورس ورجاله الى ترك الذهب فيه |
Hatta tüm altınlarını sattı. | Open Subtitles | هو ايضاً باع كل هذا الذهب وهكذا هولاء الغانمون اتوا الى هنا |
Onu Jandarma'ya ihbar edebilir miydin? Arkadaşının altınlarını çalabilir miydin? O altınlarla arkadaşının sevdiği kadını annesinden, babasından satın alabilir miydin? | Open Subtitles | هل كنت لتسرق ذهبه كي تشتري به المرأة التي يحبها؟ |
altınlarını o kıymetli şeyden daha çok sevdin. | Open Subtitles | لقد احببت ذهبك اكثر من هذه المخلوقة الرائعة |
Lordların çoğu yerleri silen kadınlardan çok altınlarını düşünür. | Open Subtitles | معظم السادة يقلقون من أجل ذهبهم, ومجدهم أكثر من خادمات يمسحن الأرض. |
Evet, şu Altın için nakit işletmeleri. Müşterilerinin altınlarını gönderme işini çok kolay bir hâle getiriyorlar. | Open Subtitles | أجل، أعمال شراء الذهب نقدياً، يجعلون الأمر سهلاً على الزبائن لإرسال ذهبهم. |
Roma'nın tavsiyesini geri çevirirsen altınlarını ve ordunu kaybedeceksin. | Open Subtitles | اذا رفضتي نصيحة روما ستخسرين ذهبهم وجيشهم |
Çok uzun yoldan geldiler, albay, altınlarını istiyorlar. | Open Subtitles | -لقد جاءوا من مكان بعيد جداً أيها العقيد يريدون ذهبهم |
Hayır. altınlarını zaten aldık. | Open Subtitles | لا، لدينا ذهبهم بالفعل. |
Efsaneye göre 500 yıl önce, Incalar keşfedildiğinde... ..Spaniardlar, Incaların altınlarını çalmak istedi. | Open Subtitles | منذ 500 عام شعب (الإنكا) اكتشفوا أن هناك جواسيس يردون أخذ ذهبهم |
15 yaşındayken, abimin altınlarını çalmıştım. | Open Subtitles | عندما كان عمري 15 سنة.. أخذت بعض الذهب من أخي |
Bugün bile insanlar altınlarını götürmek için bankalar ve hükümetlerden korkuyor. | Open Subtitles | حتى اليوم، حينما يخشى البعض البنوك والحكومات، يلجأون إلى الذهب لقد بدأ ذلك هنا |
Bankanın altınlarını istiflediğiniz yeni yerin neresi olduğunu gösterirsen ömrünün kalanını ailenle küçük bir toprak parçasında geçirmene müsaade edilecek. | Open Subtitles | لو تحدد لنا ببساطة مكان مخزون بنكك من الذهب انت وعائلتك سيسمح لكم |
Tren duruyor o zaman. Herkesin de altınlarını çalıyorlar. | Open Subtitles | سيتوقف القطار ويستولون على كل الذهب |
altınlarını al ve bottan aşağı at. | Open Subtitles | خذ ذهبه وضع مرساة على ذلك اللقيط |
Hele bir de sadık Mord'Sith'inin ona bir iki düzenbazın, altınlarını kaçırdığını söylediğinde Lord Rahl'ın duyacağı öfkeyi bir düşün. | Open Subtitles | و تخيل مدى غضبهحينما يتم إعلامه بواسطة "المورد-سيث" مواليته. أنّ ثمة محتال يسرق ذهبه. |
- altınlarını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تفكر في ذهبه ؟ |
Bir dakika önce bir elf ile tartışıyorken, bir dakika sonra kendini, bütün altınlarını çalmaktan başka amacı olmayan bir trol ile kapışırken bulabiliyorsun. | Open Subtitles | تستطيع في دقيقة أن تقاتل قزم وبعد ذلك يمكنك أن تقاتل أقوى قزم والذي لا يريد شيئا أكثر من سرقة ذهبك و تركك فارغ اليدين |