"amacının" - Traduction Turc en Arabe

    • الغرض
        
    • هدفه
        
    • أن الهدف
        
    • نوايا
        
    • هدفها
        
    • الغاية
        
    • الهدف من
        
    İki gün önce bu olayın ikinci amacının, Open Subtitles من يومان فقط اكتشفنا الغرض الاخر من الحادث
    Belgeleri okumak, buluşmanın amacının aklından uçmasına sebep oldu. Open Subtitles حال قرائته المستندات , غاب عن باله الغرض من اللقاء
    Kendisine bu hikâyeyi anlattıktan sonra çocuklara rehberlik yapmaya başladı ve amacının ne olduğunu keşfetti: başkalarına yardım etmek. TED وبعد أن أخبر القصة الجديدة لنفسه، بدأ إيميكا في مراقبة الأطفال، واكتشف أن هدفه كان: خدمة الآخرين.
    Leo, sana, onun amacının toplumda şiddet yaymak olduğunu mu söylediler? Open Subtitles ليو، لقد قالوا لك بأنَّ هدفه هو خلق العنف في المجتمع، صحيح؟
    Hayatın tüm amacının mutluluğun peşinden koşmak olduğunu düşünürdüm. TED كنت أعتقد أن الهدف الوحيد من الحياة هو السعي وراء السعادة.
    Michael'ın Prenses Flavia ile evlenme amacının olduğunu düşünmek size ne sağlar? Open Subtitles ما الذى يجعلك تظن أن مايكل لديه أى نوايا فى الزواج من الأميره فلافيا ؟
    Bu yüzden, amacının küçük bir çocuğun ebeveyni olarak karşılaştığım bazı hayal kırıklıklarını karşılamak olduğunu düşünmüştüm. TED لذا توقعت أن يكون هدفها معالجة بعض مشاعر الإحباط التي عايشتها بصفتي أمًّا لطفل صغير.
    Bunun amacının veya öneminin ne olduğunu bilmiyorum ama bunun şeytan olduğunu biliyorum. Open Subtitles لاأعلم الهدف أو الغاية لكني أعرف الشر عندما اذوقه
    Bu barbekünün asıl amacının ne olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles بحقكَ يا رجل ، أتظن أنّني لا أعلم الغرض من أمسية الشواء هذهِ؟
    İmparator'la yapılan antlaşmanın amacının bu olduğunu sanıyordum. Open Subtitles اعتقدت أنه كان الغرض من لاتفاق مع الامبراطور
    amacının demiryolları arasındaki yırtıcı rekabeti önlemek olduğunu söyleyeceğiz. Open Subtitles نحن نقول ان الغرض من تقليل حده النزاع بين شركات السكك الحديديه
    amacının çok daha tehlikeli olduğunu düşündüğüm için, özel karışımın içine mevcut yaşam fonksiyonlarını, kısa bir süreliğine yavaşlatan özel bir şey ekledim. Open Subtitles فقط لقتل مخلوقات ضعيفة كالقطط و الكلاب أخشى من هذا الغرض لقد صنعت هذا المركب لغرض معين
    Kasaba sayımının amacının kaynakların sayımı olduğunu söylemişti. Open Subtitles لقد قالت أن الغرض من إحصاء سكان البلدة لإجراء جرد للموارد
    Bilgi toplamanın amacının bilgi toplamak olduğunun farkındasın değil mi? Open Subtitles أنت تفهم أن الغرض من جمع المعلومات هو جمعها؟
    Bu adam bana ne derse desin, onun amacının beni evine götürmek ve de bir şekilde satmak ve köle etmek istediğini biliyordum. Open Subtitles حينئذٍ كأن عيني انفتحتا، ومهما أخبرني هذا الانسان ومهما تملقني كنت أعرف أن هدفه أن أصل إلى بيته لكي يبيعني عبداً
    Hayattaki tek amacının intikam olan bir adamın hayatını kurtardık. Open Subtitles لقد انقذنا لتوّنا رجلٌ، هدفه الوحيد في حياته، الإنتقام
    Bana her zaman bir polis olarak amacının, iş için bu silahı ateşlemek olmadığını söylerdi. Open Subtitles لطالما أخبرني أن هدفه كضابط شرطة كان عدم إضطراره إطلاقاً للتصويب بسلاحه أثناء عمله
    Eşcinsel evliliğe karşı çıkanlar evliliğin temel amacının nesli devam ettirmek olduğunu, esasen bunun teşvike, takdire ve saygıya layık ve korumaya değer olduğunu söylüyor. TED يقول معارضو الزواج من نفس الجنس أن الهدف من الزواج، في الأساس، هو الإنجاب، وذلك ما يستحق التكريم والتقدير والتشجيع.
    Bir insanın amacının ve tutkularının gözlerinde görünebileceği bir efsanedir. Open Subtitles أختفت أن تكون قادر على قراءة نوايا ورغبات شخص في عينيه أنها خرافة
    Bir hastane çalışanı bana amacının hastaları iyileştirmek olduğunu söyledi. TED قيّم مستشفى أخبرني أن هدفها هو شفاء المرضى.
    Olayımızın tek amacının çeteleri ayırmak olduğunu sanmıştım. Open Subtitles ظننت أن الغاية مما نفعله هو تفكيك العصابات.
    Bazı insanlar aile planlamasının gerçek amacının nüfus kontrolü olduğundan endişeleniyor. TED بعض الناس لا تهتم هذا هو الهدف من تنظيم الاسره انه يتحكم في عدد السكان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus