Sıtmayla savaşta böcek ilacı püskürtüyoruz ve bu da kuşlar ve amfibiler de dahil diğer türlere çok ciddi zarar veriyor. | TED | لمكافحتها، نقوم برش المبيدات التي تلحق ضرراً بالغاً بالأنواع الأخرى، بما في ذلك البرمائيات والطيور. |
Hızlı keşif ekibinin lideri biyolog Margarita Lampo amfibiler konusunda uzman biri. | Open Subtitles | قائد فريق التقييم السريع هي عالمة الأحياء "مارغاريتا لامبو"، المتخصّصة في البرمائيات. |
Fakat dünyanın diğer yerlerindeki sürüngen ve amfibiler için hayatta kalmak, çok daha zordur. | Open Subtitles | ولكن عند باقي البرمائيات والزواحف في العالم النجاة هو أشد ما تناضل من أجله |
Sürüngenler ve amfibiler, harekete geçmeden önce vücut ısılarını yükseltmek zorundadırlar. | Open Subtitles | على البرمائيات والزواحف أن تدفيء أجسادها قبل أن تصبح نشطة , وحتى ذلك الوقت |
60'ların sonunda kayıtlara başladığım zaman, tipik kayıt yöntemleri bireysel türlerin tek tek kayıt altına alınması ile sınırlıydı. Başlangıçta da genelde kuşlar olurdu, ama daha sonra memeliler ve amfibiler gibi hayvanlar. | TED | عندما بدأت التسجيل في أواخر الستينات، كانت وسائل التّسجيل محدودة بالالتقاط المتجزئ للكائنات الفردية كالطيور خاصة، في البداية، ثم لاحقا حيوانات كالثديات و البرمائيات. |
Pangaea çölleri temel anlamda amfibiler için aşılmaz bariyerlerdi. | Open Subtitles | (كانت الصحاري الـ (بانجوية حاجزا لا يمكن أن تتجاوزه البرمائيات |
- Sürüngenler ve amfibiler. | Open Subtitles | الزواحف و البرمائيات. |