Doğru. Bu yüzden de bir anlaşma için hevesli olacaktır. | Open Subtitles | أجل، لذا ستكون متحمّسة لعقد صفقة |
Buraya bir anlaşma için geldik. | Open Subtitles | نحن هنا لعقد صفقة. |
Bu göt herifle beş dakikalık anlaşma için geri döndüm. | Open Subtitles | عودة كل 5 دقائق وعلىّ أن أتعامل مع هذا الأحمق |
Bu göt herifle beş dakikalık anlaşma için geri döndüm. | Open Subtitles | عودة كل 5 دقائق وعلىّ أن أتعامل مع هذا الأحمق |
anlaşma için parayı zamanında belki alamayabiliriz bilmenizi istedim. | Open Subtitles | أردت فقط أن أعرف في الوقت الراهن نحن قد لا نملك المال للصفقة. |
anlaşma için nakit akışı sağlayanların tam listesi giderlerin özeti, danışmanların isimleri, kâr marjları yani her şeyin tamamı ama yine de bir şekilde Angela Burr adındaki İngiliz Emniyet Teşkilâtı yetkilisinin ellerine düşmenin yolunu bulmuş. | Open Subtitles | لائحة كاملة بالأشخاص الممولين للصفقة ملخص للنفقات، أسماء المستشارين هامش الربح، كل شيء تقريباً |