Ama anlamadığın şey son beş yıl içinde benim için her şeyin değiştiği. | Open Subtitles | ولكن ما لا تفهمه هو أن الخمس سنوات الأخيرة قد غيّرت كلّ شيء بالنسبة لي |
Ama anlamadığın şey son beş yıl içinde benim için her şeyin değiştiği. | Open Subtitles | ولكن ما لا تفهمه هو أن الخمس سنوات الأخيرة قد غيّرت كلّ شيء بالنسبة لي |
Aslına bakarsan, Bea, anlamadığın şey şu dışarıda çok fazla kötü niyetli insan var. | Open Subtitles | أتعلمين يا بي ، ما لا تفهمينه أنه هناك الكثير من ضعاف النفوس في الخارج |
anlamadığın şey hakkında konuşma. | Open Subtitles | لا تتحدثين عما لا تفهمينه. |
anlamadığın şey şu: O klonlanmak istemiyor. | Open Subtitles | مالا تفهمه أنّها لا تريد أن تكون مستنسخة |
Evet ama, bu beni korkutmuyor. anlamadığın şey de bu. | Open Subtitles | حقاً لكنه لا يُخيفنى ذلك مالا تفهمه |
İşte Jeremy anlamadığın şey bu hapis hayatı hiç mühim değil, fakat zaman kaybı. | Open Subtitles | أتري , ما لا تفهمه يا جيريمي عقوبة السجن ليست شيء سوي وفرة من الوقت |
anlamadığın şey ne? | Open Subtitles | مالذي لا تستطيعين فهمه , هاه ؟ |
Ama anlamadığın şey son beş yıl içinde benim için her şeyin değiştiği. | Open Subtitles | ولكن ما لا تفهمه هو أن الخمس سنوات الأخيرة قد غيّرت كلّ شيء بالنسبة لي |
Evet ama, bu beni korkutmuyor. anlamadığın şey de bu. | Open Subtitles | حقاً لكنه لا يُخيفنى ذلك مالا تفهمه |
anlamadığın şey, umutsuz vaka olmaları. | Open Subtitles | مالذي لا يُمكن رؤيته! هنا لا يوجد أمل! |
anlamadığın şey ne? | Open Subtitles | مالذي لا تفهمينه؟ |