| - Galiba Urducamı anlamıyor. - anlamamış gibi yapmasını ben söyledim. | Open Subtitles | أخبرْ صبيّك لإحضار حصاني لايبدو أنه يفهم كلامي |
| Hatta bunu anlamamış gibiydi. Ama merak ediyordu. | Open Subtitles | وكأنه لم يفهم حتى ما هو الموضوع ، ولكنه كان شغوفاً |
| İşi bir manken gibi yaptığını söyledi, ve dekoru da anlamamış. | Open Subtitles | لقد قال أنه كان يقوم بعمل تمثال عرض أزياء. وأنه لم يفهم المشهد، على أية حال. |
| Eğer bu kasap yerli halktan biriyse ve adımı duyduysa aile bunu anlamamış olsa da kendisi eminim şu ana kadar nasıl bir tehlikede olduklarını anlamıştır. | Open Subtitles | لو أن هذا الجزار من المدينه ،و سمع إسمي أثق الآن أنه يفهم المأزق ،الذي هم فيه حتى لو لم يفهم والديها |
| O kadar tekmelemezdim ama planımı anlamamış olmandan korktum. | Open Subtitles | لم أكن أريد أن أستمر بالضرب ، ولكن .كنت خائف من أنك لم تفهم خطتى |
| Kahraman teknede mahsur ama annem neden yardım çağırmadığını anlamamış. | Open Subtitles | البطل محاصرين على متن القارب وأمي لا يفهم لماذا انه لن مجرد دعوة للحصول على المساعدة. |
| Niels Bohr'un kendisinin ifadesiyle kuantum teorisinden şoke olmayan bir kimse onu anlamamış demektir. | Open Subtitles | كما قال نيلز بوهر نفسه، أي شخص لم يصاب بالصدمة لم يفهم نظرية الكم تلك. |
| Anlattığım hiçbir şeyi anlamamış. Sen ana fikri anladın, değil mi evlat? | Open Subtitles | لم يفهم كلمة واحدة لكنك فهمت المغزى، صحيح يا بني؟ |
| Galiba anlamamış. Hadi ona anlatalım. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه يفهم الأمر فلنشرح له الأمر |
| Kimse maske konseptini anlamamış. | Open Subtitles | لا يوجد أحد هنا يفهم فكرة القناع. |
| O bunu anlamamış olabilir ben anladım. | Open Subtitles | ربما هو لم يفهم ذلك , لكننى فعلت |
| Platformu ve neyin bu kadar muhteşem olduğunu açıklıyor. anlamamış belli ki. | Open Subtitles | وما يتعلق بشأنه, من الواضح انه لم يفهم |
| Bağrışma duysa da ne söylendiğini anlamamış. | Open Subtitles | ولكنه لايستطيع ان يفهم ماذا كنا نقول |
| Senatörlerin "işkence paneli"nde bunu anlamamış olması ne kötü. | Open Subtitles | من السيء أنّ أحداً من الأعضاء في "لجنة التعذيب" لم يفهم ذلك |
| Hiçbir şey anlamamış bu. | Open Subtitles | لم يكن يفهم شيئا. |
| - Diğeri de mi bir şey anlamamış? | Open Subtitles | وذلك الفتى لم يفهم أيضاً؟ |
| -Tek kelime bile anlamamış. | Open Subtitles | -إنه لم يفهم أي شيء |
| Buraya geliş amacımı anlamamış. | Open Subtitles | -لم يفهم سببَ مجيئي . |
| anlamamış. | Open Subtitles | لا يفهم. |
| Olayı anlamamış. | Open Subtitles | إنه لا يفهم |
| Dün sana verdiğim öğütleri anlamamış görünüyorsun. | Open Subtitles | هل كان لغتي أو بلدي محاضرة أنك لم تفهم بالأمس؟ |