Şimdiye kadar, kimseye anlatmamıştım. Karıma bile. | Open Subtitles | إلى الآن , أنا لم أخبر أحداً و لا حتى زوجتي |
Bunu kimseye anlatmamıştım. Her şeyi saklamak... öyle tuhaf ki. | Open Subtitles | لم أخبر أحد ومن الغرابة ان أحتفظ بالخبر لنفسي |
Durum böyle. Bu son kısmı kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | ها قد سمعتِه، لم أخبر أي شخص بالجزء الأخير قط |
Ona kötü davrandığını anlatmamıştım. Babamdan bahsediyorum. | Open Subtitles | لم أخبرك أبداً مدى المعاملة السيئة التي كانوا يعاملونها بها، أتحدث عن أبي |
Ona kötü davrandığını anlatmamıştım. Babamdan bahsediyorum. | Open Subtitles | لم أخبرك أبداً مدى المعاملة السيئة التي كانوا يعاملونها بها، أتحدث عن أبي |
Geçen sefer neden kiliseye gittiğimle ilgili her şeyi anlatmamıştım. | Open Subtitles | لم اخبرك القصة كاملة من قبل عن "السبب"الذي جعلني اعود للكنيسة |
Sana olayın hepsini anlatmamıştım. | Open Subtitles | لم اخبرك القصة كاملة |
Daha önce kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | في الواقع لم أخبر أي أحد عن هذة القصة أبداً |
Her neyse, bunu kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | علي أيه حال, أنا أبداً... أنا لم أخبر هذا لأي أحد أبداً. |
Peki ya: "Bunu daha önce kimseye anlatmamıştım ama en iyi arkadaşımın annesiyle yattım" nasıl? | Open Subtitles | ماذا عن هذه " أنا لم أخبر احد بهذا بعد "ولكنني نمت مع والدة أحد أصدقائى؟ |
Ve şimdiye kadar da o yemekte neler olduğuna dair gerçekleri hiç kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | "وحتي الآن لم أخبر أي احد بما حدث حقيقة هناك" |
Bunları daha önce kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | لم أخبر أحدًا قطّ بهذا الكلام. |
Önceden kimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | لم أخبر أيّ شخص بذلك من قبـل |
Hiçkimseye anlatmamıştım. | Open Subtitles | أنا لم أخبر أحداَ أبداَ |