"anlatmanın" - Traduction Turc en Arabe

    • لإخبار
        
    • لأخبر
        
    • لتخبر
        
    • لوصف
        
    • رواية
        
    • لرواية
        
    Dövüş hikâyelerini anlatmanın da bir sürü yolu vardır. Open Subtitles فهناك طرق مُساوية لإخبار قصّة الصراع هذه بأسرها.
    Belki bunu kendine anlatmanın bir yolunu bulabilirsin. Open Subtitles ربّما يمكنك إيجاد طريقة لإخبار نفسك بهذا.
    İnsanlara işsiz ve çocuksuz olduğumu anlatmanın daha kısa yolu. Open Subtitles طريقة أسرع لأخبر الناس أنّني عاطل عن العمل وليس لديّ أولاد.
    Hikayenizi anlatmanın başka harika bir yolu da çocuklarınıza onların nereden geldiklerini anlatmaktan geçer. TED طريقة رائعة إخرى لتخبر قصتك هو أن تطلع أطفالك عن المكان الذي جاءوا منه.
    Yani bence, kalkıştığım bu şeyi anlatmanın en iyi yolu hayatımda başıma gelmiş birkaç şeyi anlatmak olacak. TED وأظنني وجدت أفضل طريقة لوصف هذه التجربة وذلك من خلال ذكر بعض الأشياء التي حدثت لي خلال سنوات حياتي
    Bu da hikaye anlatmanın katı, sabit kuralları değil, ana esasları olduğunu kanıtladı. TED وكان ذلك فقط لإثبات أن رواية القصص لديها توجيهات، وليس قواعد سريعة وصارمة.
    Ama şunu düşünmeye başladım, çağdaş ve gelişen teknolojiyi kullanarak, 100 yıldır kullandığımız geleneksel film çekme yöntemleriyle belki de anlatamayacağım farklı türdeki öyküleri farklı yöntemlerle anlatmanın bir yolu var mı? TED لكنني فكرت، هل من طريقة لاستغلال التقنيات الحديثة والمتطورة واستخدامها لرواية القصص بشكل مختلف ولرواية أشكال مختلفة من القصص لن نستطيع روايتها بالشكل التقليدي لصناعة الأفلام الذي نتبعه منذ 100 عام
    Belki bunu kendine anlatmanın bir yolunu bulabilirsin. Open Subtitles ربّما يمكنك إيجاد طريقة لإخبار نفسك بهذا.
    Birine ruhunun tarih öncesi bir kız tarafından emildiğini anlatmanın duyarlı bir yolu yok. Open Subtitles لا توجد طريقة حساسة لإخبار أي أحد أن روحهم قد تم إمتصاصها من قبل مخلوق من ما قبل التاريخ
    Murph'e anlatmanın bir yolunu bulacağım. Tıpkı bu ânı bulduğum gibi. Open Subtitles أنا هنا لإخبار (مورف) تماماً كما وجدت هذه اللحظة
    Gruba Finn'le olanları anlatmanın zamanı gelmişti. Open Subtitles (كان هذا الوقت لإخبار الجماعة بخصوص (فين
    Hikayemi anlatmanın zamanı geldi. Open Subtitles حان الوقت لأخبر قصّتي
    Murph'e anlatmanın bir yolunu bulmalıyım tıpkı bu anı bulduğum gibi. Open Subtitles أنا هُنا لأجد طريقة لأخبر (ميرف).
    Ayrıca, iş yerinden birine bunu anlatmanın ne kadar kolay olduğunun da farkındayım. Open Subtitles انا ايضا ادركت كم سيكون سهلا عليك لتخبر شخصا من العمل
    Psikoloğa Mariouka olayını anlatmanın vaktidir. Open Subtitles حان الوقت لتخبر الأخصائي عن ماريوكا.
    Hikâye anlatmanın türlü yolları var. Open Subtitles هناك طرق عديدة لتخبر القصة.
    Bir Goa'uld ölüm uçağını anlatmanın şairane yolu. Open Subtitles طريقة شاعرية لوصف طائرات الموت عند الجواؤلد
    Beyaz pantolonu anlatmanın daha iyi bir yolu var mı cidden? Open Subtitles هل فعلاً هنالك وسيلة أكثر وضوحاً لوصف بنطال أبيض ؟
    Yemeğinizden bahsederken nasıl hissettiğinizi anlatmanın hiçbir yolu yok! Open Subtitles لا توجد هُناك طريقة ممكنة لوصف ما تشعرين بهِ عندما تتحدثين إلى وجبتكِ!
    Çocukken macera ve keşif kitaplarından etkilenmiştim ve bu hafta burada hepimiz hikâye anlatmanın önemini ve gücünü gördük. TED كطفل صغير، كانت تلهمني قصص المغامرات والاستكشاف، أعتقد أننا رأينا هنا هذا الاسبوع أهمية وقوة رواية القصص.
    Çok küçük yaşlardan beri, öykü anlatmanın büyüsünü hissediyor ve bunun bir parçası olmak istiyordum. TED منذ كنت صغيرة، كنت أشعر بسحر رواية القصص وأردت أن أصبح جزءًا منه
    Tarihi anlatmanın yeni yollarını bulmalıyız. Örneğin bu yıl 1968Digital.com adında yeni bir online proje başlattık. Bu online bir belgesel dizi. Size küresel bir toplumsal değişikliğin gerçekleştiği bugün yaşadığımız dünyanın şekillenmesinde birçok bakımdan etkili olan 1968 yılı hakkında bir izlenim veriyor. TED نحتاجُ إلى طرق جديدة لرواية التاريخ، وفي هذا العام على سبيل المثال، بدأنا مشروعًا جديدًا عبر الإنترنت يدعى 1968Digital.com، وهو سلسلة حلقات وثائقية عبر الإنترنت التي تعطيكم انطباعًا عن ذلك العام 1968، العام الذي تميز بالتغير الاجتماعي الشامل على مستوى عالمي الذي هيأ العالم لما نعهده الأن وفي طرقٍ عديدة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus