| - Duyduğuma göre Antonio'nun içi kargo dolu gemisi boğazı geçerken batmış. | Open Subtitles | ـ ماذا، ألم تصل اليك الأخبار أن سفينة أنطونيو تحطمت بالمضيق وغرقت حمولتها الثمينة |
| Söylesene Antonio'nun gemisinin batıp batmadığı hakkında bir şey duydun mu? | Open Subtitles | أخبرنا، أبلغك اذا كان أنطونيو قد خسرسفينة بالبحر أم لا؟ |
| Antonio'nun alacaklıları Venedik'te şirketime geldiler. | Open Subtitles | جاء بصحبتى الى البندقية كثير من دائني أنطونيو |
| Evden ayrılmadan önce Tubal, Cush ve diğer arkadaşlarına Antonio'nun etini, kendisinden alacağı miktarın yirmi katına tercih ettiğini söylediğini duydum. | Open Subtitles | عندما كنت معه سمعته يقسم لمواطنيه ، توبال و كوش بأنّه يفضّل أن يأخذ لحم أنطونيو |
| Sabahın erken saatlerinde yolculuklarını tamamlamış ve Juan Antonio'nun onlar için seçtiği otele gelmişlerdi. | Open Subtitles | عند الصباح كانهوا قد وصلوا لمقصدهم و دخلوا لفندق كان قد اختاره خوان انطونيو |
| Ve eminim ki lordum, yasa ve yetkililer karşı çıkmazsa zavallı Antonio'nun peşini bırakmayacak... | Open Subtitles | وأنا أعرف، سيدي إذا لم يمنعه القانون وولاة الأمر سيقسو على أنطونيو المسكين |
| Buradan gitmek istiyorsun, ama Antonio'nun peşinde geziyorsun. | Open Subtitles | تريد ان تخرج من هنا لكنّك تركض وراء أنطونيو |
| Vicky, kendisinin ve Cristina'nın kendi odalarında, Juan Antonio'nun da kendi odasında kaldığından emin oldu. | Open Subtitles | فيكي حرصت أن يكون لها و لكريستينا غرفة خاصة بهما و خوان أنطونيو غرفته الخاصة |
| Lunapark, Juan Antonio'nun onlara göstermek istediği gibiydi. | Open Subtitles | متنزه المتحف كان كل شيء أرادهم أنطونيو أن يصدقوه |
| Juan Antonio'nun arkadaşları her çeşit yaratıcı insanla takıldı. | Open Subtitles | مع أصدقاء خوان أنطونيو تعرفت على المبدعين من كل نوع |
| Antonio'nun seni aradığını biliyorum, baban... baban gerçekten çok hasta adamım. | Open Subtitles | اعرف أنطونيو دعاك و أنت - أنتالأبّالمريضالحقيقي، |
| Ona Antonio'nun uğradığını söyle, olur mu? | Open Subtitles | هل يمكن أن تخبره ان أنطونيو اتى ؟ نعم؟ |
| Ya Antonio'nun adamlarından biri işi devralırsa? | Open Subtitles | ماذا لو أحد رجال أنطونيو تولي الموضوع؟ |
| Onu buldum ve sonra röportaj için San Antonio'nun kuzeyine gittik. | Open Subtitles | وجدتها ومن ثم قدنا خارجاً الى الشمال الى "سان أنطونيو" للقيام باللقاء |
| Antonio'nun ailesi Miami'nin yarısına sahip. | Open Subtitles | عائلة أنطونيو تمتلك نصف ميامي. |
| Antonio'nun olayı için Voight'un yardım edip edemeyeceğini öğrenmeye gittim. | Open Subtitles | " لقد ذهبت لرؤية " فويت " لتقديم مساعدة لـ " أنطونيو |
| Antonio'nun kamyonetini mi almam gerekecek yoksa taşınmama sen mi yardım edeceksin? | Open Subtitles | " هل سأستعير شاحنة " أنطونيو أم ستساعدني على الإنتقال ؟ |
| Antonio'nun kafatasında eşmerkezli üç delik açıp beyninin temellerine giden bu kanaldan doğrudan doğruya limbik sisteme vardım. | Open Subtitles | بحفر ثلاثة ثقوب مركزية في جمجمة (أنطونيو) خلقت جسوراً في الجزء الأكثر تخلفاً من دماغه، نظام الأطراف |
| Antonio'nun güzel elleri var. | Open Subtitles | أنطونيو لديه يدين جميلتين |
| Antonio'nun olayını değiştirmek için başka bir şansım yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدي خيار آخر " وقدم هذا كل فرق لقضية " انطونيو |
| Antonio'nun başına gelen her şey Eddie hakkında bir sürü şey düşünmemi sağladı. | Open Subtitles | اتعلمي, كل شيء حصل الى (انطونيو) لقد جعلني اكثر التفكير عن (ادي) |