| Eskiden bir arkadaşım vardı. Salonuna yolda ölen hayvanları asardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق يقوم يتعليق ما يصطاده في غرفة المعيشة |
| Ben küçükken böyle bir arkadaşım vardı, beni çılgına çevirirdi. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرة كان لدي صديق مثلك كان يدفعني للجنون |
| Bir düşünün. Evet. Cevap şu: Bir kız arkadaşım vardı. | TED | فكروا بهذا . اجل الجواب هو كان لدي صديقة . |
| Orada bir hücre arkadaşım vardı, Çok iyi bir tezgahı varmış. | Open Subtitles | كان لدي رفيق في السجن هناك، قال بأنه لديه خدعة جميلة مستمرة |
| Bir oda arkadaşım vardı, ismi Brian'dı. | Open Subtitles | أترين , لقد كان لدي زميل سكن هذا القزم كان اسمه بريان |
| Hayır , ve , hayır aslında kız arkadaşım vardı. Fakat biz , ah , ayrıldık. | Open Subtitles | لا ولا، في الحقيقة كان عندي صديقة، لكنّنا انفصلنا |
| Çöl Fırtınası'nda bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لم تفهم كان لدي صديق كان في عاصفة الصحراء.. كان في مشاة البحرية أيضاً |
| benim kafamı karıştırdığına emin olduğum bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم كنت متأكدة جدا أنه يعبث بي، |
| Küçükken Riley adında bir hayali arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق تخيلي اسمه رايلي عندما كنت صغيرا |
| Bir kız arkadaşım vardı, onu çok seviyordum ve beni tatilde terk etti. | Open Subtitles | كان لدي صديقة وأنا أحببتها لكنّها هجرتني في العطلة. |
| Hatırladım, kız arkadaşım vardı bir zaman derdi ki "sevimli, pembe inci". | Open Subtitles | كانت لدي صديقة أجل أتذكر حين كان لدي صديقة كانت تسميه اللؤلؤ الوردي |
| Güney Afrikalı bir arkadaşım vardı, bu taşı düşürdüğümü gördü, ne olduğunu sordu; | Open Subtitles | كان لدي رفيق من جنوب أفريقيا ورآني أُسْقِطـُهُ فقال "ما هذا"؟ |
| Üniversitedeki ilk yılımda İsveç Elite liginde oynayan Edmonton'lu bir oda arkadaşım vardı. | Open Subtitles | أتعلمين,كان لدي رفيق في سكن السنة الأولى (في الكلية,من مدينة (إدمنتون انتقل للعب في دوري النخبة السويدي |
| Willow Garage' da Dallas adında bir iş arkadaşım vardı ve böyle görünüyordu. | TED | كان لدي زميل عمل بـ(ويلو جراج) يُدعى (دالاس)، وهكذا كان يبدو (دالاس). |
| Projeyi bitirecek bir arkadaşım vardı ama o parayı aldı ve kaçtı. | Open Subtitles | كان عندي زميل سلّمته المشروع، ولكنه أخذ المال وهرب.. |
| Baksana, bir zamanlar burada yaşamış bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | أتعرفين؟ لديّ صديق كان يقطن هنا يتحدّث عن هذا المكان طوال الوقت |
| Yıllar önce bir arkadaşım vardı, hem de sıkı bir arkadaş. | Open Subtitles | منذ سنوات عديدة مضت كان لدى صديق , صديق عزيز |
| Bir kız arkadaşım vardı. Ve Liam ve Noel Gallagher, ikisi beraber onu gözümün önünde soymuşlardı bu da benzer bir durum. | Open Subtitles | (كان لدى صديقه,حسناً و(ليم جاجر تعرفينه ظهر معها امامى |
| Bir oda arkadaşım vardı. Tarih bölümünde okuyordu kız. | Open Subtitles | لقد كان لدي رفيقة حجرة, لقد كان تخصصها في التاريخ, |
| Benim de senin yaşlarındayken hayali bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لديّ صديق خيالي أيضاً حينما كنتُ في مثل عمرك |
| Okuldayken Miranda adında bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لديّ صديقة في المدرسة اسمها (ميراندا). |
| Bir arkadaşım vardı. Bir abi gibiydi. | Open Subtitles | لقد كان لي صديق في فيتنام كان كالأخ الأكبر لي |
| Harika bir kız arkadaşım vardı. Çok güzeldi. Zengindi. | Open Subtitles | كان لديّ خليلة رائعة كانت جميلة, كانت غنية، |
| Tamam, bak, büyük bir mesele değil. Baloya götürmek istediğim bir arkadaşım vardı. | Open Subtitles | حسناً , الأمر ليس كبيراً لديَّ صديقة والتي أريد حقاً أن آخذها |