arkanızdan konuştuklarını,size söylemeyeceğime söz verdim. | Open Subtitles | لقد وعدتها أنني لن أقول شيئا عندما تحدثت عنكم يارفاق من خلفكم |
Bakalım arkanızdan daha canlı olanları sizi. kovalarken ve sizi kaburga gibi paramparça ederken ne kadar sert olabiliyorsunuz. | Open Subtitles | لنرى كم انتم اشداء عندما يأتي البعض خلفكم ويحولكم مثل اللحم المفروم |
- Siz gidin ya, arkanızdan gelirim | Open Subtitles | أنتم يا رفاق اذهبوا قبلي، سأكون خلفكم تماما |
Yüzbaşı, odadan çıkmanızı istiyorum, böylece arkanızdan konuşabiliriz. | Open Subtitles | أريدك أن تتركي الغرفة حتى نتحدث عنكِ خلف ظهرك |
Efendim, arkanızdan villanızı yakmanızın zamanı değil. | Open Subtitles | لا وقت لحرق الفيلات وراءك |
- O zaman biz... Tabii, ama kapıyı kapattığınızda arkanızdan kitlenecek. | Open Subtitles | وعندما تغلق الباب سينغلق من ورائك |
arkanızdan ne işler çevirdiğini söylemek benim üstüme vazife değil. | Open Subtitles | لست انا التى تخبرك بما يحدث من وراء ظهرك |
İngiltere, her zaman olduğu gibi hemen arkanızdan takipte. | TED | إنجلترا خلفكم تماماً، كالعادة. |
Kapının arkanızdan kapandığından emin olmak için aşağıya indi. | Open Subtitles | فنزلت لتتأكد من إغلاق الباب خلفكم |
Ve kahretsin ki, bunu arkanızdan yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | اللعنه , لا اريد ان افعلها من خلفكم |
- Hemen arkanızdan geleceğim. | Open Subtitles | سأكون خلفكم , اذهبوا |
- Tam arkanızdan geliyorum, tatlım. | Open Subtitles | -لا، عزيزي، سأكون خلفكم مباشرة |
- Hadi, gidelim. - Hemen arkanızdan geliyoruz. | Open Subtitles | هيا نذهب , سنكون خلفكم تماما |
Ama Bay Suzuki arkanızdan kötü konuşuyor. | Open Subtitles | ولكن السيد سوزوكى ينعتك بالإشاعات خلف ظهرك |
Sizde Lisada boştaydınız ve arkanızdan ne işler çevirdiğini bilmenize imkan yok. | Open Subtitles | أنتو "ليزا"كنتماأعذبان,و.. كان يستحيل أن تعرف ما كانت تفعله من خلف ظهرك |
Eşcinsel olmayanlar arkanızdan size ibne der. | Open Subtitles | فالناس سيدعونكَ مباشرة باللوطي . من خلف ظهرك |
arkanızdan yürüyordum ve siz cüzdanınızı düşürdünüz. | Open Subtitles | كنت أمشي وراءك... ولقد أسقطت محفظتك... |
arkanızdan yürüyordum ve siz cüzdanınızı düşürdünüz. | Open Subtitles | كنت أمشي وراءك... ولقد أسقطت محفظتك... |
Onu takip ettik, hemen arkanızdan. | Open Subtitles | لقد لحقنا بها، نحن وراءك |
Ben de arkanızdan geliyorum! | Open Subtitles | و سوف أأتى ورائك مباشرة |
-Bu karım. -Kapıyı arkanızdan kapatın. | Open Subtitles | -أغلق الباب ورائك |
Ve bizlerden oluşan bir grup profesör, sinsice arkanızdan yaklaşıp, size not verecek. | Open Subtitles | وباقه من الاساتذه سيقومون بالنم من وراء ظهرك ويعطونك درجات |