Beni terketti çünkü artık onu güldüremiyordum, ve bana olan sevgisini kaybetti. | Open Subtitles | . . تركتني لأنني لم أعد اجلعها تبتسم و فقدت مشاعر الحب |
Artık umurumda değil çünkü artık onu umursamıyorum. | Open Subtitles | إننى لا أهتم ، لأننى لم أعد أهتم بأمره بعد الآن |
artık onu hiç tanıyamıyorum. Kötü bir kabustaymış gibiyim. | Open Subtitles | أنا لم أعد أعرف من هو بعد الآن كأننى أحلم حلم سيئ |
artık onu duyamıyorum. Carol Anne? | Open Subtitles | أنا لم اعد أستطيع سماعها كارولان؟ |
Onun bizimle iletişim kurmayı bırakması değildi olay bizim artık onu anlamayı başaramamızdı. | Open Subtitles | لم يكون بسبب توقفها عن الإتصال بنا إنما بسبب أننا لم نعد نفهمها |
Ona bir mektup yazıp, onunla evlenemeyeceğimi, çünkü artık onu sevmediğimi söyledim. | Open Subtitles | كتبتُ لهُ وأخبرتهُ بأنّني لا أستطيعُ أن أتزوّجُ بهِ وأنّني لم أعد أحبّهُ |
Artık karakterlerim kim, bilemiyorum. Ben kimim, artık onu da bilmiyorum. | Open Subtitles | لم أعد أعرف ماهية شخصياتى لم أعد أعرف ماهيتى |
artık onu sevmiyorum. 15 yıl önce iyi ve kibar bir adamla evlendim. | Open Subtitles | لم أعد أحبه قبل 15 عامًا تزوجت رجلاً طيبًا، رجلاً لطيفًا |
Do Min Joon nereye gitti bilmiyorum. artık onu görmüyorum. | Open Subtitles | ،لا أعلم إلى أين رحل ذلك الرجل لم أعد أراه مؤخرًا |
Bu kadar iyi anlaşmamızın nedeni artık onu dinlemiyor olmam. | Open Subtitles | ،إليك سبب حقيقي أننا نتقدم بشكل رائع جداً هو أنني لم أعد استمع إليه مجدداً |
İyice canavarlaştı. artık onu tanıyamıyorum. | Open Subtitles | أنه مجرد وحش لم أعد أعرف من هو |
artık onu sevmediğimi sende biliyorsun. | Open Subtitles | . و أنتِ تعرفين أننى لم أعد أحبها |
Michael, artık onu takip edemeyeceğim. | Open Subtitles | مايكل ، أنا لم أعد قادرة على تتبعها |
Ama tanıyamıyorum artık onu. Yastığında kalmadı izi. | Open Subtitles | *لكنّي لم أعد أعرفه* *لا أثرَ للمكان حيث اعتاد الاستلقاء* |
Kötü seçimler üstüne daha kötülerini yaptı öyle bir noktaya geldi ki, artık onu tanıyamıyordum bile. | Open Subtitles | فقط... خيار واحد سيء تلو الآخر، لدرجة أنّي لم أعد أعرفها بعد الآن. |
artık onu tanıyamıyorum bile. | Open Subtitles | كما لو أنّني لم أعد أعرفه بعد الآن. |
Ardından artık onu görmediğimi fark ettim. | Open Subtitles | وبعد ذلك ادركتُ اني لم اعد اراه كثيراً |
artık onu sevmiyorum. | Open Subtitles | لم اعد احبه بعد. |
artık onu sevmediğimizi düşünmüş olmalı. | Open Subtitles | هي لا بدّ وأن فكّرت بأنّ... لم نعد نحبها |
artık onu seyretmiyoruz. | Open Subtitles | أبي، لم نعد نشاهد هذه البرامج. |
O iş için artık onu düşünmüyorlar. | Open Subtitles | قد يكون انهم قرروا ان لا تأخذه مطلقا |
# artık onu alamam | Open Subtitles | # لا استطيع اخذها بعد الآن |