Hey Mon, sence bu kıyafet satın alma asistanının üzerinde nasıl durur? | Open Subtitles | كيف تبدو هذه البدلة على مشتري مساعد مالك اليساندرو جاء للصراخ علي |
New York Bölge Savcısının idari asistanının Asistanının asistanıyım. | Open Subtitles | أنا مساعد لمساعد نائب مساعد إداري لي النائب العام لمقاطعة نيويورك. |
Senatörün asistanının söylediğine göre öğle yemeği 12:50'de bitmiş. | Open Subtitles | إستناداً إلى مساعد السيناتور الغداء أنتهى في الـ 12: 50 |
Neden yeni asistanının tüm bunları alaşağı etmesine izin vermiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تدع مساعدك الجديد يأخذ كل هذا للأسفل؟ |
Muhtemelen öyle demiştir karım. Beni tanımıyor bile. asistanının yerine onu öldür. | Open Subtitles | ممكن، إنّها تعرفني بالكاد اقتلها عوض مساعدك |
Şu bombalı paket vardı, yaklaşık 7 yıl önce, bir kimya mühendisiyle, araştırma asistanının ölümüne yol açmıştı. | Open Subtitles | كان هناك طرد مفخخ قتل مهندسا كيميائياً و مساعد بحث قبل حوالي سبع سنوات |
Bu Başsavcının asistanının üzerinde çalıştığı tek dava. | Open Subtitles | هذه هي القضية الوحيدة التي كان يترافع بها مساعد المدعي العام |
Başsavcının asistanının yanında, başka kimsenin açık bir düşmanı yok gibi. | Open Subtitles | بصرف النظر عن مساعد المدعي العام لا يبدو ان هناك من لديه أعداء بشكل واضح |
Bir manga asistanının işsiz olmasından daha farklı değil mi? | Open Subtitles | مساعد رسام المانجا لا يختلف عن كونه عاطل عن العمل، أليس كذلك؟ |
New York Bölge Savcısının idari asistanının Asistanının asistanıyım. | Open Subtitles | أنا مساعد لمساعد نائب مساعد إداري لي |
Bence Tom'un asistanının bana ona nasıl davranacağımı öğretmesine hiç ihtiyacım yok. | Open Subtitles | "أعتقد بأنني لا أريد من مساعد "توم بأن يشرح لي كيف أقوم بالتعامل معه أتعلمين ؟ |
Buradan baktığımda,Hala insanların gelecekteki kongre üyesi ile asistanının arasında neler olduğunu bilmeye hakkı olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | ومن منظوري الشخصي، ما زلت أعتقد أن للناس الحق في معرفة الحقيقة حول مساعد المدعي العام الخاص بهم وعضو الكونجريس المستقبلي. |
Ben Lutz. asistanının asistanı. | Open Subtitles | . انا لوتز مساعد مساعدك |
Ama Ames'in asistanının tek başına bu işi yapmadığını biliyordun. | Open Subtitles | لكنك تعرفين أن مساعد (ايمز) لم يتآمر بمفرده |
Philip, bana Graydon Carter'ın asistanının ev adresini bul. | Open Subtitles | (فيليب) ، اجلب لي عنوان مساعد (جرايدون كارتر) |
Tampa Genel Menajeri'nin asistanının asistanıyım. | Open Subtitles | مساعد نائب مسؤول الانتدابات في (تامبا) |
Wendy'nin asistanının masası çok dağınıktı. | Open Subtitles | مساعد (ويندي) لديه مكتب فوضوي |
Neden asistanının adını bile hatırlayamıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تستطيع تذكر اسم مساعدك أبدًا؟ |