Bir gün, avukatından, bir mektup aldım bir paketle birlikte | Open Subtitles | في أحد الأيام جاءتنيرسالةمن محاميه.. ومعها طرد |
Evet. Birilerinin yeni avukatından söz etmesi gerek ona. | Open Subtitles | اجل ، لكن يجب ان يخبره احدٌ ما عن محاميه الجديد |
Ama bu fikrin kendi avukatından çıktığını bilmiyordu. | Open Subtitles | ولكن ما لم يكن يعرفه أنّ محاميه هو من أتى بهذه الفكرة |
Senin avukatından naber, iyi mi bari? | Open Subtitles | ماذا عن محاميك هنا، هل هو جيد؟ |
Harold, avukatından kaçmamalısın, bu hiç iyi olmaz. | Open Subtitles | "هارولد" لا يجب عليك التهرب من محاميك تلك فعلة شنيعة |
avukatından başka kimseyle görüşemeyecek kadar zayıf. | Open Subtitles | ليست قويّة بما يكفي لتلتقي بشخص غير محاميها |
avukatından anladığıma göre bu bir savaşa dönüşecek. | Open Subtitles | إستشعرت من محاميها بأننا سنخوض معركة |
Belki de sen avukatından duyabilirsin. | Open Subtitles | قد تسمع قريباً من مُحاميها. |
Guy, avukatından kontrol etmesini senaryoyu okuyup karşılaştırmasını istedi. | Open Subtitles | كان الرجل محاميه التحقق من ذلك، قرأت السيناريو وإجراء مقارنات. |
Evet, avukatından duyacağımı söylüyor. | Open Subtitles | أجل. أجل، سوف أسمع هذا من محاميه. |
Bu avukatından geliyor. | Open Subtitles | هذا التقرير من محاميه |
Muhtemelen avukatından. | Open Subtitles | غالبا من محاميه |
avukatından bu işler için gönülsüz olabileceği izlenimini gördüm. | Open Subtitles | شعرت بهذا من محاميه (فالتز) قد لا يكون طوعياً |
- avukatından gelen bir e-posta. | Open Subtitles | -رسالة إلكترونية من محاميه . |
Harold, avukatından kaçmamalısın. Bu iyi görünmüyor. | Open Subtitles | "هارولد" لا يجب عليك التهرب من محاميك تلك فعلة شنيعة |
Bu bilgiyi avukatından aldım bile. | Open Subtitles | حصلت على تلك المعلومة مسبقًا من محاميك |
avukatından aldık. | Open Subtitles | لقد حصلنا عليها من محاميك. |
avukatından. | Open Subtitles | مِن مُحاميها |