"avusturya'" - Traduction Turc en Arabe

    • النمسا
        
    • نمساوي
        
    • للنمسا
        
    • أوستيريا
        
    • النّمسا
        
    - Hayır. Ama Avusturya'daki hayatı çok farklıydı. Bırakıp gelmesi zor olmuş olmalı. Open Subtitles كلا، ولكن لابد أنه أمر شاق أن تهجر الحياة التي اعتادتها في النمسا
    Babanızla ben, bu, Avusturya ve Fransa'yı yakınlaştırır diye düşündük. Open Subtitles والدك و انا اعتقدنا انكي ستجعلين النمسا وفرنسا اقرب لبعضهما
    Ve herkes bilir ki, Almanlar'a küçük bir şey verirsen örneğin çalışma odası veya Avusturya daha büyük şeyler isteyeceklerdir. Open Subtitles و الجميع يعلمون بأنك إذا أعطيت الألمان شيئاً صغيراً كغرفة الدراسة أو النمسا ينتهي الأمر برغبتهم بالحصول على شيء كبير
    Bu da Yüzbaşı von Schulenberg, Avusturya'da hakiki bir barondur. - Korumam. Open Subtitles و هذا الكابتن فون شولينبيرج بارون نمساوي حقيقي
    Avusturya'dan bir avukat şimdiden cesedi teslim alma talebinde bulunuyor. Open Subtitles محام من النمسا انه بالفعل قام بالتحقيقات عن استعادة الجسم
    Eğer kendi hayatıma bakarsam, 1962'de Avusturya'da doğdum. TED وان نظرت الى حياتي فانا ولدت في النمسا عام 1962
    Arşive bakıyoruz, ve 1820 deyiz, Sayıları üretebilen yalnızca Avusturya ve İsveç var. TED نحن ننظر عبر الأرشيف, و حتى نصل إلى 1820, و فقط النمسا و السويد يمكن أن يصدروا أرقام.
    Ve ortada, Avusturya kadar yer kaplayan Chongqing-Chengdu metropol topluluğu yer alır. TED وفي الوسط، الكتلة تشونغتشينغ وتشنغدو، حيث توازي بصمتها الجغرافية تقريبا نفس حجم النمسا.
    Örneğin bu, Avusturya'da, Omicron Electronics için inşa ettiğimiz bir ofis binası. TED هذا على سبيل المثال مبنى مكتبي صممناه لإلكترونيات أميكرون في النمسا.
    Avusturya'dan bir arkadaşım benim için çok üzüldü ve Linz'deki en büyük kumarhanenin sahibini binasını kaplamamız için ikna etti. TED صديق لي في النمسا, شعر بالأسف من أجلي فأقنع مالك اكبر كازينو في مدينة لينز بأن يجعلنا نغلّف مبناه
    Ya da burada, aslında burada benden başka herkes donuyordu, çünkü bu kaydı yaptığım yerde yani Avusturya'da hava çok soğuktu. TED وهنا ، الكل كان يتجمد ، كثيرا ، ماعداي لأن الجو كان باردا جدا في النمسا حيث صورنا هذه الفلم
    Kalanlar olarak açık vagonlara bindirildik ve dört gün boyunca, Polonya'dan Avusturya'ya sevk edildik. TED وحُمّل بقيتنا في حافلات قطارات مفتوحة، ولمدة أربعة أيام، نُقلنا على طول الطريق من بولندا إلى النمسا.
    Avusturya okul sistemi için benzer bir program benimsedi, iki haftada bir beş okul gününden oluşuyor. TED طبقت النمسا نظاماً مشابهاً لنظام المدارس لديهم، وهو الذهاب للمدارس لمدة 5 أيام كل أسبوعين.
    Başımı beladan kurtarmaktan bıktı da. Aslına bakarsan, beni Avusturya'dan kaçırdı. Open Subtitles انها فقط تحاول ابعادى عن الورطات لقد اخرجتنى من النمسا
    Avusturya'dan çıkmasına yardım ettiğim kız belgelerini halledene kadar orada saklandı. Open Subtitles مكان تختبئ به فتاة ساعدتها فى الخروج من النمسا حتى استخرج لها الأوراق
    Naziler bunlar Willi. Biliyorum. Aynı Avusturya'dakiler gibi. Open Subtitles انهم نازيون يا ويلى, اعرف هذا, نفس الشئ كما فى النمسا
    Grandük, Avusturya İmparatoru Franz Josef'in yeğenidir. Open Subtitles الدوق الأكبر هو نسيب بمصاهرة امبراطور النمسا فرانز جوزيف
    Bu benim en sevdiğim Avusturya kökenli müzikaldir. Open Subtitles إنّها أفضل مسرحيّة موسيقيّة ذات أصل نمساوي عندي
    Bu yüzyılda ikinci kez, dünya Avusturya'nın en büyük adamına döndü. Open Subtitles للمرة الثانية في هذا القرن ، العالم تخلى عن أعظم رجل نمساوي
    İngiltere, Fransa, Amerika ve Sovyetler Birliği; Avusturya'daki işgallerini bitirme konusunda anlaştılar. Open Subtitles بريطانيا وفرنسا وأمريكا والإتحاد السوفيتي وافقوا على إنهاء احتلالهم العسكري للنمسا
    Avusturya'dan gelecek yolculuk eşyalarım gelir gelmez İspanya'ya gideceğim. Open Subtitles بمجرد أن تصل أمتعتي من أوستيريا سأغادر لأسبانيا.
    İlk senesinden sonra, Avusturya'daki Ars Electronica Müzesi tarafından lobilerine kurulmak için davet edildi. TED تمّ استدعاؤه في السّنة الأولى، إلى متحف الكترونيكا أرس في النّمسا تمّ عرضه في ردهة المتحف،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus