Eğer izin verirseniz, Zamanımı arabamı yapmaya ayırdım. | Open Subtitles | بعد إذنكم، حجزت بعض الوقت في نفق الرياح. |
Plaza'da yer ayırdım Haziran'ın ikinci haftası için. | Open Subtitles | لقد حجزت في بلازا لعطلة الأسبوع الثاني من يونيو. |
Bunları almak için grubun yarısını dövmek zorunda kaldım. Sana ayırdım. | Open Subtitles | اضطررت للشجار مع نصف المجموعة لأحضر لك هذه، احتفظت بها لك |
Evlenmeyeceğim, ama senin için biraz tavuk ciğeri ayırdım. | Open Subtitles | لن أفعل ، لكني احتفظت ببعض كَبد الدجاج لأجلك |
Onu Cory için ayırdım, ...hastaneden geri döndüğünde yemesi içindi. | Open Subtitles | لقد إحتفظت به من أجل كوري حتى يأكله عندما يعود من المشفى |
Ana birime bağlı olan telleri ayırdım. | Open Subtitles | حسناً، لقد عزلت الأسلاك المتصلة بالمتفجّر |
İkimiz için yüksek potlu bir masa ayırdım. | Open Subtitles | لــقد حجزتُ طــاولة ذات رهــان كبير لكلينـــا |
Bu odayı bitirme durumundaki öğrencilerimin tezi için ayırdım o yüzden niyetin neyse, çabuk olmanı öneririm. | Open Subtitles | أنا حجزت هذه الغرفة على ترخيص منتهى لذا مهما كان القرار الذي تنويه أقترح بأن تفعله بسرعة |
Size Billings'ten yer ayırdım ama eşyalarınızı bu akşam Minneapolis'ten alabilirsiniz. | Open Subtitles | لقد حجزت لك إلى البيلينز لكن يمكنك أن تأخذ حقائبك من مينيابوليس الليلة |
- Alora. İkinize de ayrı ayrı odalarda ayrı katlarda yer ayırdım. | Open Subtitles | لقد حجزت غرفتين مختلفتين لكما على طابقين مختلفين |
Bu yüzden en sevdiğin restorantta yer ayırdım ve akraba evliliğyle doğmuş kuzenlerine gelmeleri için para verdim. | Open Subtitles | لهذا السبب حجزت بمطعمكِ المفضل والتي دفعت ثمنها لأجل أقاربك ليقطعوا كل هذه المسافة للقدوم هنا |
Annene başka bir ziyaret daha yapmamayı tercih ederim. Hey. Sana yer ayırdım. | Open Subtitles | أود ألا أقوم بزيارة أمك مرة أخرى لقد احتفظت بمقعد لك |
Lincoln resimlerinden birini kendime ayırdım ve kendi başıma bir müzayede yaptım. | Open Subtitles | احتفظت بصورة من صور لنكولن واحتفظت بها لمزاد في مدينتنا |
Sözümü tuttum. Elbiseyi senin için ayırdım. | Open Subtitles | و قد حافظت على وعدي و احتفظت بالفستان من أجلك |
Bunları almam için grubun yarısını püskürtmem gerekti. Bunları senin için ayırdım. | Open Subtitles | اضطررت للشجار مع نصف المجموعة لأحضر لك هذه، احتفظت بها لك |
Sorun değil. Aslında sana bir çörek ayırdım. | Open Subtitles | لا مشكلة، في الواقع، إحتفظت لكِ بكعكة محلاة، تفضلي. |
Güzeldi. Sana pasta ayırdım. Çok hoş. | Open Subtitles | لقد إحتفظت لكِ بقطعة من الكعكة - ذلك لطيفاً ، شكراً - |
"J" ve "F" tuşlarını ayırdım. Çünkü yazmak için beklerken parmakların onların üstünde durur. | Open Subtitles | F" و "J" لقد عزلت حرفي" لانّهما حيث تضع أصابعك قبل أن تبدا في الطباعة. |
Sana yer ayırdım. | Open Subtitles | لقد حجزتُ لكِ مقعداً |
Birazını babama ayırdım. | Open Subtitles | لقد أبقيت القليل جانباً من اجل والدي. إنه مريض ومفلس. |
Gözümü Lily'nin üzerinden bir saniyeliğine falan ayırdım. | Open Subtitles | انا فقط ابعدت عينى عن ليلى، لثانية واحدة. |
Bir aileyi ayırdım, ve Cleveland Jr.'ın sahip olduğu tek arkadaşını gönderdim. | Open Subtitles | انا فككت عائلة وارسلت الصديق الوحيد لكليفليند الابن بعيداً |
Kızların kavgasını zor ayırdım Andy. Hepsi seninle banyo yapmak istiyor. | Open Subtitles | لقد فرقت ثلاثة شجارات بين الفتيات كن يردن مساعدتك في الاستحمام |
İkinize kekin son dilimini ayırdım. | Open Subtitles | لقد أبقيتُ لكما آخر قطعتين من فطيرة الكرز. |
Çarşaflarımın, yatak örtülerimin ve havlularımın yarısını sana ayırdım. | Open Subtitles | لقد خصصتُ نصف أغطية "البياضات" و المناشف من أجلكِ |