| - Dinle, bomba zaman ayarlı. | Open Subtitles | -إسمع،القنبلة بميقات |
| - Zaman ayarlı. | Open Subtitles | -إنه بميقات |
| Hala 5 numaranın frekansına ayarlı, değil mi? | Open Subtitles | أنها لا تزال مضبوطة على الطول ألموجي للرقم الخمس صحيح؟ |
| Kontak açık. Isıtıcı yükseğe ayarlı. | Open Subtitles | المدفأة مضبوطة لأعلى درجة والمحرك مازال يعمل |
| Yaşam için uygun sıcaklığı ayarlayan bütün bu tafsilâtlı sistem ince ayarlı bir termostat gibi işliyor. | Open Subtitles | والنظام المحكم بأكمله يعمل كدقة ضبط الثرموستات، مُبقياً درجة الحرارة الملائمة للحياة. |
| Zaman ayarlı kilidi yeniden kurup, kombinasyonu hacklemek. | Open Subtitles | اعادة ضبط القفل الزمني، واختراق التركيبة |
| Pekala, görev zamanı. Rico, zaman ayarlı bombayı tekrar kus. | Open Subtitles | حسنا , وقت المهمة ريكو , اقذف القنبلة الموقوتة مرة أخرى |
| Zaman ayarlı bir bomba. Ben de pozisyon istiyorum. | Open Subtitles | انها قنبلة موقوتة وأنا أريد الانقاص عليها |
| Örneğin bir tabanca, namlu ile ateşleme iğnesinden ibaretken; zaman ayarlı bir bomba ise aşındırıcı ile oksitleyici maddelerin ve de sizi uçurmalarına engel olacak müddet karışmalarını önleyen bir şeyin bileşimidir. | Open Subtitles | مسدس ، على سبيل المثال إنه مجرد برميل وقادح حينما تكون القنبلة الموقوته يمكن أن تكون سهلة كمادة كيميائية أكالة ، عامل مؤكسد |
| Başarısızsın. Yaşlı kız en düşük kuvvetine ayarlı. | Open Subtitles | اوه , هذه الآلة القديمة مضبوطة على أقل قوة لها |
| Kulaklarımız, etrafımızdaki havadaki titreşimlerin kakofonisini, alkışları, muslukları, iç çekmeleri ve sinekleri birbirinden ayıran hassas şekilde ayarlanmış elektriksel impulslara dönüştüren ince ayarlı bir biyolojik makine parçasını içine alır. | TED | تتضمن آذاننا آلة بيولوجية مضبوطة بعناية تحول نشاز الاهتزازات في الهواء من حولنا إلى نبضات كهربائية مضبوطة بدقة تميّز بين التصفيق والدق والآهات والذباب. |
| Koordinatlar Dünya gezegenine ayarlı. | Open Subtitles | الإحداثيات مضبوطة على كوكب الأرض |
| Asansörlerin düşmesi zaman ayarlı, şifremi girmezsem düşecekler. | Open Subtitles | تم ضبط المصاعد لتسقط عن طريق مُؤقت إلا إذا وضعت كلمة المرور الخاصة بي |
| 12,000 litrelik cennet, 15 ayarlı. | Open Subtitles | 12,000 لتر من الجنه 15 درجه ضبط |
| O şey bayıltmaya mı ayarlı? | Open Subtitles | ضبط ذلك الشيء للصعق؟ لطيف جدا |
| Herkes senin bir zaman ayarlı bomba olduğunu düşünürken. | Open Subtitles | عندما كان الجميع يدعوك بالقنبلة الموقوتة |
| İşler zaman ayarlı bombada karmaşıklaşır. | Open Subtitles | الأمور اصبحت أكثر تعقيداً " مع " القنبلة الموقوتة |
| Herkes 60 lara ulaşmak istiyor? Sen.. zaman ayarlı bomba gibisin. | Open Subtitles | كل شخص عندما يصل الى الستين من العمر يصبح مثل قنبلة موقوتة |
| Klasik LED göstergeli, zaman ayarlı tetikleyicisi de var. | Open Subtitles | قنبلة موقوتة كلاسيكية مع ساعة العد التنازلي |