Gemiyle taşınmasını sağladık, ve herşeyi ayarladık, ve bira üretmeye başladık.. | Open Subtitles | و رتبنا وجهزنا كل شيء وبدأنا مصنع الجعة منذ 3 أشهر |
- Bir kahvaltı ayarladık ilk gününün sabahına yani, şu fazladan dar zamanı onunla geçiresin diye | Open Subtitles | و رتبنا لفطور في الصباح لكي تمضي وقتاً إضافياً معها |
Üzgünüm dostum ama sana şilte ayarladık. | Open Subtitles | آسف يا صاح، لكننا أحضرنا لك مرتبة. |
Ve sonunda bu buluşmayı ayarladık, yani bu gece olacak. | Open Subtitles | و أعددنا هذا اللقاء أخيراً لذا يجب أن يكون الليلة |
Bütün her şeyi, Cameron kızı elde edebilsin diye ayarladık. | Open Subtitles | لقد جهزنا كل ذلك حتى يُمْكِنُ لكاميرون أَنْ يَحْصلَ على البنتِ. كاميرون. |
Şimdiden size 10 şehirlik bir turne ayarladık Roy Milton'ın Solid Sender'larıyla beraber... | Open Subtitles | لقد حجزنا لك جولة بـ10 مدن مع روي مولتو ، سوليد سيندرز |
Bu olaydan sonra, Perry ve ben her şeyi ayarladık doğal bir ölüm gibi görünmesi için. | Open Subtitles | بعد ما حدث, قمت انا و بيرى بترتيب كل شئ حتى يظهر وكأنه مات موتة طبيعية |
Moskova'ya bir uçuş ayarladık. | Open Subtitles | لقد رتبنا رحلة طيران 9 الساعة إلى إلى موسكو |
Yıllık Maslenitsa kutlamaları yapılıyor, ...ve katılmanız için her şeyi ayarladık. | Open Subtitles | حيث يقيمون الحفله السنويه فى السفاره رتبنا لكم للحضور |
Eylül ayı için bir maç ayarladık. | Open Subtitles | أغلقتُ الخط لتوي مع هوجان لقد رتبنا الأمر بحلول سبتمبر |
Geçen sene Leigh'ye sosyal yardım ayarladık. | Open Subtitles | السنة الماضية رتبنا للاي الحصول على مساعدة من موظف خدمات إجتماعية ذهب فقط مرتين |
Bunun Halkla İlişkiler için harika bir fırsat olduğunu düşündük dolayısıyla gazetenden bir muhabir ayarladık röportaj yapacak, takımın bir kaç fotoğrafını çekecek. | Open Subtitles | نعتقد أن هذه فرصة عظيمة للعلاقات العامة لذا رتبنا مع مراسلة من المجلة لتأتي من أجل المقابلة، تلتقط بعض الصور للفريق |
- Ona tuzak kurdun. - En iyi antrenörü ayarladık onun için. | Open Subtitles | ـ لقد أوقعت به ـ أحضرنا له أفضل مدرب |
Bay Beckum mezar taşını ayarladık. | Open Subtitles | "لقد أحضرنا شاهد الضريح من سيد ب"يكام |
Jai'ın babasının intikamını almak için iki tane sahte Jolly ayarladık. | Open Subtitles | , أحضرنا إثنين ( جولى ) مزيفين . ( للإنتقام من اجل والد ( جاىّ |
Oh, hayır, hayır, hayır, Greg, senin için çalışma odasında bir yer ayarladık. | Open Subtitles | كلاّ ،لقد أعددنا لك سرير الحائط فى غرفة العمل بأسفل |
Bir buluşma ayarladık ama buna fırsat bulamadan buraya getirildim. | Open Subtitles | أعددنا إجتماعاً لكن قبل أن تواتينى الفرصة, قبضوا علىّ |
Onların yönetim kurulu siz ve senatör arasında bir görüşme ayarladık. | Open Subtitles | لقد جهزنا لاجتماع بين مجلسهم الاعلى وبينك وبين السيناتور انهم يريدون السلام |
Sizin için bir süit oda ayarladık... | Open Subtitles | لقد جهزنا جناح لك في كاهلينبرج |
Buraya kırk beş dakika uzaklıktaki bir rehabilitasyon merkezinden senin için bir yer ayarladık. | Open Subtitles | لقد حجزنا لكِ مكاناً في مركز لإعادة التأهيل على بُعد 45 دقيقة من هنا |
Bir saat sonrası için ameliyathane ayarladık. | Open Subtitles | لقد حجزنا غرفة العمليات لبعد ساعة من الان |
- Bir kahvaltı ayarladık ilk gününün sabahına yani, şu fazladan dar zamanı onunla geçiresin diye | Open Subtitles | وقمنا بترتيب وجبة الفطور في اليوم الذي تبدئي فيه. أتعلمي ،لكي يمكنكِ فقط أن تقضي وقتاً إضافياً معها. |
Kyle, ameliyatı bugün öğleden sonraya ayarladık. | Open Subtitles | يا (كايل) ، لقد رتّبنا عمليّتُكَ الجراحيّة لبعد ظُهر هذا اليوم |
Millet şuna bir bakım. World Jam için ayarladık. | Open Subtitles | ايها الفتيان إقتربوا ألقوا نظرة عما نحضّر من أجل (وورد جام). |
Ölümü yakın bir hastadan organ nakli ayarladık. | Open Subtitles | حضرنا عمليات زراعة قلب من قبل عند اقتراب مريض من الموت |
Ona tuzak kurmak için sahte bir aktarım ayarladık. | Open Subtitles | نعم ، لقد وضعنا قوائم شحن مزيفة فى شركة السيارات المدرعة لعمل فخ |
Bir buluşma ayarladık. Böylece silahların yerini bulabileceğimiz bir GPS cihazı takacaktık. | Open Subtitles | لقد جهّزنا للقاء حتى نتمكّن من إعطائه مُقتفي مُحدّد مواقع ليضعه على البنادق. |