"aygırları" - Traduction Turc en Arabe

    • الفظ
        
    • فرس
        
    • أفيال
        
    Deniz aygırları Kuzey Kutbu'nun yıl boyu sakinleridir. Open Subtitles حيوانات الفظ هم مقيمون بالقطب الشمالي طوال العام
    Anne deniz aygırları daha fazla zaman harcıyor. Open Subtitles "الأمهات من حيوان "الفظ تقضي أكثر من هذه المدة
    Deniz aygırları, hayatlarının neredeyse tamamını denizde geçirirler. Open Subtitles تقضي حيوانات (الفظ) معظم حياتها في البحر
    Su aygırları enfeksiyon nedeniyle ölebilir ancak bu genç erkek hayatta kalacak kadar formunda. Open Subtitles قد يموت فرس النهر من الجروح الملوّثة لكن هذا الذكر الصغير بخير وسينجو
    Kısa sürede tüm su aygırları, kahvaltılarını bekleyen balık sürüleri tarafından takip edilmeye başlar. Open Subtitles عمّا قريب، يتبع كلّ فرس نهر سربٌ من السمك، منتظرين إفطارهم.
    Balinaların en yakın akrabalarının su aygırları olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles أتعرفون أن فرس البحر هو أقرب أقرباء الحيتان؟
    Deniz aygırları, alçak rakımlı adalarda toplanıyor. Open Subtitles "أفيال البحر" ، تتجمع الآن فوق الجزر المنخفضة.
    Denizden ilk çıktıklarında, deniz aygırları beyazdır. Open Subtitles عندما يخرج لأول مره من المياه يكون (الفظ) ابيض اللون
    Deniz aygırları, kış aylarını polynya'larda geçirirler. Open Subtitles يقضي حيوان (الفظ) الشتاء (داخل (الثقوب المائية
    Grönland'ın doğusunda Ağustos ayında çok az buz kalır, bu yüzden deniz aygırları dinlenmek için karaya çıkarlar. Open Subtitles (نحو الشرق من (جرينلاند بقي القليل من الثلج في شهر أغسطس (لذا , تهرع حيوانات (الفظ للاستراحة على اليابسة
    Deniz aygırları bu derinlikte, nefes almak için yüzeye dönmeden önce beş dakika boyunca beslenebilirler. Open Subtitles يمكن لحيوان (الفظ) أن يبقى يتغذى بالأعماق لمدة خمس دقائق قبل أن يحتاج للعودة للسطح ليتنفس
    Deniz aygırları gibi onların da tüy dökmeleri gerekir. Open Subtitles وهي كحيوان (الفظ) أيضا تحتاج لتغيير جلودها
    Deniz aygırları, deniz taraklarını severler. Open Subtitles ...حيوانات الفظ تحب المحار
    Dişi su aygırları toplanmış bile. Open Subtitles تتجمّع إناث فرس النهر في أفضل البقاع
    İnsanlar, yarasalar, su aygırları, şeytanlar, uzaylılar gördüklerini düşünüyor. Open Subtitles يَتخيّلُ الناسُ رُؤية مضاربِ، فرس النهر، شياطين، أجانب، ديدان...
    Mini golf sahalarındaki su aygırları gibi. Open Subtitles إنها مثل لعبة فرس النهر في الجولف ( عندما يفتح فرس النهر فكه .. يسقط اللاعب الكره فيه )
    Ve dalgaların içinde su aygırları. Open Subtitles ... وهنا وسط الموج المتكسر يوجد فرس نهر
    Domatesler güzel, olgun ve kırmızıyken bir gece ansızın, nehrin öte yakasından 200 su aygırı ortaya çıktı ve bütün her şeyi yediler (Gülüşmeler) Ve biz Zambiyalılara diyorduk ki: "Aman Allah'ım, su aygırları!" TED لمَّا نضجت الطماطم واحمرّ لونها خرج من النهر قرابة مئتي فرس بحر، ودون سابق إنذار، والتهمت كل شئ. (ضحك) فقلنا للزامبيين، "يا إلهي، أفراس النهر!"
    Deniz aygırları dünyanın en iri fok türüdür. Ağırlıkları 1 tonun üzerindedir. Open Subtitles " أفيال البحر" ، يكونوا أكبر "فقم" في العالم، إنهم يوزنون أكثر من طن...
    Deniz aygırları tehlikede olduklarını seziyorlar. Open Subtitles "أفيال البحر" ، تحس بأنها في خطر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus