"ayrılmışlar" - Traduction Turc en Arabe

    • انفصلا
        
    • إنفصلا
        
    • انفصلوا
        
    • غادروا
        
    • إنفصلوا
        
    • منفصلين
        
    • غادرا
        
    • منفصلون
        
    ayrılmışlar. O kaçmış. Tüm hikayeyi tam olarak öğrenemedim. Open Subtitles انفصلا ، لقد هربت لم احصل على القصة كاملة
    Polina ve Carl üç ay önce ayrılmışlar. Open Subtitles بولينا و كارل انفصلا عن بعضهما منذ ثلاثة أشهر
    Ah evet, genç bir kızı da var. Onunla çalışmaya başlamamdan bir kaç ay önce ayrılmışlar. Open Subtitles أجل، ولديه بنتٌ مراهقة، كانا قد إنفصلا منذ أشهر قبل أن أبدأ العمل لحسابه
    Görüldüğü kadarıyla ayrılmışlar George. Grogan daha yeni 26 seviyede görüldü. Open Subtitles يبدو أنهم انفصلوا جورج جروجان خرج من المستوى 26
    İsrail istihbaratına göre Beyrut'tan ayrılmışlar. Open Subtitles لقد تم أعلامنا من قبل المخابرات الأسرائيلية بأنهم قد غادروا بيروت
    Bilmiyorum, hayatım. ayrılmışlar işte. Sadece bu kadar söyledi. Open Subtitles لا أعلم يا عزيزي ، إنهم إنفصلوا فحسب ذلك كل الذي إستطعت معرفته منها
    Boşanmışlar, evlenmişler, ayrılmışlar, barışmışlar, onun fikri, bunun fikri. Open Subtitles هل هم مطلقون او متزوجون حديثا كانوا منفصلين ثم تصالحو مجددا
    Ailelerine göre dün Reno'dan ayrılmışlar... ve gece için bir yerde kalacaklarmış. Open Subtitles وفقا لعائلاتهما لقد غادرا رينو البارحة و كانا يخططان للوقوف في مكان ما لأجل تمضية الليل
    İki yıl önce ayrılmışlar. Büyütülecek bir şey yok. Open Subtitles لقد انفصلا منذ عامين انه ليس أمراً هاماً
    Bu sabah ayrılmışlar. Open Subtitles لقد انفصلا هذا الصباح أنتَ أوّل مَن أخبره
    Birkaç yıl önce ayrılmışlar ama ev hâlâ onun üzerine. Open Subtitles انفصلا منذ بضعة أعوام، لكن ما زال المنزلُ باسمه.
    Aman tanrım! Kang Tae Joon ve Seol Han Na! ayrılmışlar. Open Subtitles اوه يالهي كانغ تاي جون و سيول هان نا انفصلا
    Annemle babam ayrılmışlar, sonra bu çocuk Steve... Open Subtitles كل شىء يسير فى الاتجاه الخاطىء و ابواى انفصلا "وبعد ذلك هذا الرجل "ستيف -
    Erken ayrılmışlar, hiç tanımadım. Open Subtitles لقد انفصلا مبكرا جدا, ولم اعرفه ابدا
    Birkaç bira içmişler ve 01:00 civarı ayrılmışlar. Open Subtitles تناولا الكثير من الجعة، ثم إنفصلا على الساعة الواحدة صباحا.
    Holden meşhur olunca ayrılmışlar. Dalia duvarında şunu yazmış. Open Subtitles لقد إنفصلا عندما أصبح مشهوراً داليا قامت بنشر هذا
    Belli ki, Padma Lakshmi ve Salman Rüştü kaldıkları sırada ayrılmışlar. Open Subtitles على ما يبدو، أن بادما لاكشمي وسلمان رشدي قد انفصلوا خلال فترة إقامتهم
    ayrılmışlar ve annesi kızı alacağını söylüyor. Open Subtitles آه، لقد انفصلوا وهي قالت انها ستقوم بأخذ الطفلة الصغيرة معها
    Aynı şekilde onlar da gecenin bir yarısı habersiz ayrılmışlar. Open Subtitles لقد غادروا في وقتٍ متأخر من دون أن يقولوا شيئًا أيضًا
    Moskova'dan erken ayrılmışlar. Açıklama yok. Open Subtitles لقد غادروا موسكو باكراً , سيدى لا تفسير
    Bildiği kadarıyla geçen yıl sonunda ayrılmışlar. Çünkü kız kendisini engellediğini fark etmiş. Open Subtitles بقدر ما يعلم، فإنهم قد إنفصلوا في أواخر العام الماضي، لأنّها أدركت أنّه يكبت مشاعره
    Evli olanlar şimdi ayrılmışlar. Open Subtitles وإن تزوجوا, في الغالب هم منفصلين الآن
    -Evet. Stonebridge'e göre Mullova ve Latif, Kosova'dan birlikte ayrılmışlar. Open Subtitles ووفقا لستونبرج, مولوفا ولطيف غادرا كوسوفو معا
    Biz, diğerlerinden ayrılmışlar, dünyada bize sunulan bu zaman için şükranlarımızı sunuyoruz. Open Subtitles نحن الذين منفصلون نَعطي شكراً لوقتِنا المُوَزَّعِ في هذا العالمِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus