"bölgesinde bir" - Traduction Turc en Arabe

    • في منطقة
        
    Polis, Profesör Kim'in evi ve işyerini güvenlik çemberine aldı ve Seul bölgesinde bir arama başlattı. Open Subtitles الشرطة قامت بوضع حماية على مبنى البروفيسور كيم وشركته أيضا وهي تجري عمليات بحث مكثفة في منطقة سيول
    Balıkçılık bölgesinde bir depom var. Yalnız gel. Open Subtitles لدي مستودع في منطقة صيد السمك تعال بمفردك
    Demin depo bölgesinde bir kavgaya ait bir rapor geldi. Open Subtitles لقد وصلنا تقرير للتو عن شجار في منطقة المستودعات
    Bir avukattır ve merkezi ticaret bölgesinde bir ofisi var. Open Subtitles إنه محامياً، ولديه مكتباً في منطقة الأعمال المركزية
    Körfez bölgesinde bir meslektaşım var, Eren Niden. Open Subtitles لاأعلم , ربما لدي زميل في منطقة الخليج، إيرن نيدين
    Bu mikroçip 12. seçim bölgesinde bir dokunmatik ekranda bulundu. Open Subtitles تم العثور على هذه الرقائق في آلة لمس التصويت في منطقة ال12.
    Origae-6'te koloni bölgesinde bir göl varmış. Open Subtitles هناك بحيرة في منطقة إعادة التأهيل عند أوريغاي
    Bir keresinde birkaç yıl önce, Wall Street bölgesinde bir meslektaşımlaydım. O gerçekten müthiş biri. Beraber çeşitlilik üzerine çalışıyorduk ve o renkli bir kadın, Koreli. TED تعلمون، كنت ذات مرة في منطقة وول ستريت قبل عدة سنوات عندما كنت مع زميلة لي، وهي رائعة حقًا وهي تعمل معي في مجال التعددية وهي امرأة ملونة، إنها كورية.
    Jenipher 65 yaşında ve yıllardır merkezi iş bölgesinde bir yiyecek tezgâhı işletiyor. TED "جنيفر" في الخامسة والستين من العمر، وتعمل في كشك الطعام منذ عقود في منطقة الأعمال المركزية.
    Washington Maryland bölgesinde bir seri katil serbest dolaşıyor. Open Subtitles ربما هـناك قــاتل تسلسلى طليق "في منطقة "واشنطن ميريلند
    Sana çeyrek milyon doları benim evraklarımın yönetim bölgesinde bir yatırımcı olarak yetersiz olduğunu söyleyesin diye mi veriyorum? Open Subtitles لقد أعطيتك رُبع مليون دولار لتجعلهم ...يخبرونني أن أوراقي غير كافية لتصادق على منحي صفة متعهد في منطقة السلطات العليا ؟
    Şu an karın bölgesinde bir ağrı hissediyor musunuz? Open Subtitles أتشعرين بأي ألم حالياً في منطقة البطن ؟
    Bu savaş bölgesinde bir hafta geçirdin. Open Subtitles -ماذا؟ قضيتِ إسبوع في منطقة الحرب هنا كيف تقولين هذا؟
    Depo bölgesinde bir yere benziyor. Open Subtitles يبدو انها في منطقة المستودعات.
    Aktif bir operasyonel bölgesinde bir muhbir korumak için? Open Subtitles لحماية مخبرا في منطقة العمليات النشطة؟
    Avlanma bölgesinde bir eve ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاج إلى بيت آمن في منطقة الصيد
    Gelecek vadeden bir sanat bölgesinde bir çatı katı tutarım belki. Open Subtitles أفكر ربما طابق في منطقة فنية قادمة.
    Grayson bölgesinde bir donanma binbaşısı öldürülmüş. Open Subtitles يبدو أنها جريمة قتل على شـكل الإعدام لملازم في البحرية في منطقة جزيسن كاوني " يعني القتل من مكان قريب جدا Excution-Style Murder "
    Coyle VE Judd'ın eski liman bölgesinde bir yerde olabileceğini düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون أن (كويل) و(جاد) في مكان ما في منطقة أحواض السفن القديمة.
    - Yaralı mısın? Hayır, orası Amanda'nın beni tuttuğu yer, savaş bölgesinde bir yer. Open Subtitles لا، المكان الذي اختطفتني فيه (أماندا) يقع في منطقة قتالية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus