bütün komşular bu durumdan şikayetçi, ama kimse karışmaya cesaret edememiş. | Open Subtitles | كل الجيران مستاءون من الموقف، لكن لا أحد يجرؤ على التدخل. |
Üstelik bugün bütün komşular dışarıda ve bizim ne kadar mutlu olduğumuzu öğrenmelerini istiyorum. | Open Subtitles | إضافة إلى أن كل الجيران في الخارج اليوم وأريدهم أن يروا كم نحن سعيدون ويتمنوا أن يكونوا نحن |
İçerden gelen ses, Delia ve bütün komşular ile konuşan, sendin değil mi? | Open Subtitles | إذاً الصوت الذي سمعته من داخل المنزل المرأة على الهاتف مع ديليا الشخص الذي كان يتحدث مع كل الجيران |
Kitty, etraftaki bütün komşular seni tanırdı, ve zamanla ne olacağını bilirdi, çünkü daha 8 yaşındayken kapı - kapı gezerek insanlara kendini tanıtırdın. | Open Subtitles | كيتي ، جميع الجيران علموا من كنتِ وأين كنتِ منذ أن كنتِ بعمر الثامنة لأنك كنتِ تذهبين من باب إلى باب تقدّمين نفسك |
Kefaletini ödeyip. mümkün olan en kısa sürede onu çıkaracağım. - Sağol, bebeğim. Harika, bütün komşular bizi izliyor. | Open Subtitles | سادفع كفالتها واعيدها باقرب وقت - شكرا ياعزيزي - عظيم جميع الجيران يراقبوننا |
Bu akşam bütün komşular yemeğe çıkıyorlar. | Open Subtitles | كل الجيران تتعشى في الخارج الليلة |
bütün komşular bana bakıp "Zavallı çocuk." | Open Subtitles | بينما كنت طفلة, كل الجيران كانوا ينظرون إليّ "و يتهامسون :"يا للطفلة المسكية |
bütün komşular ne kadar çok çalıştığımı biliyorlar. | Open Subtitles | كل الجيران يعرفون كيف أعمل |
bütün komşular senden daha iyi! | Open Subtitles | كل الجيران أفضل منكِ .. |