Istediğim Tüm onun için bir hayat, büyü ve şeytanlar ücretsiz oldu. | Open Subtitles | كل ما أردته هو حياة فارغة من السحر و المشعوذين |
Romantizm, büyü ve iki vücudun tek vücut olarak hareket etmesiyle ilgili konuşmayı sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | إسمع أنا أعلم كم تحب أن تتحدث عن هذا الرومانس و السحر و جسدين يتحركان كجسد واحد |
Öz kızımı bile koruyamadıktan sonra sahip olduğum onca büyü ve gücü nereye harcadım ki? | Open Subtitles | كيف أستطعت، أن أكون مستحوذ على كل هذا السحر و القوة وأصبحت مهملاً في حماية إبنتي الوحيدة |
Bu spesifik büyü ve teknoloji birleşimine karşı bilinen bir karşı önlem yok. | Open Subtitles | إنهم لا يعرفون الإجراءات المُضادة. ضد هذه التركيبة المُعينة من السحر و التقنيات التُكنولوجية. |
Agrabah'a hoş geldin sırlar şehri ve büyü ve Ürdün nehrinin bu yakasındaki en güzel mallar bugün burada satışta, hadi gel. | Open Subtitles | مرحبا بك فى عقربه... مدينة الغموض مدينة و السحر و أروع البضائع |
Biliyorum, büyü ve bütün bunlar sindirmesi zor şeyler, Jessica. | Open Subtitles | أعلم أن السحر و كل هذا (كثير عليك أن تصدّقيه يا (جيسيكا |
Bugün kullanılan anlamıyla "büyü" ve "büyücülük". | Open Subtitles | اليوم هي تعني السحر و الشعوذة |
büyü ve gizemin mabedi. | Open Subtitles | ملجأ السحر و الغموض |
büyü ve vodoo? | Open Subtitles | السحر و الشعوذة ؟ |
Burası büyü ve mucizelerle dolu bir yer. | Open Subtitles | إنّها أرضُ السحر و العجب. |