Eğer öğretmeye, cezalandırmaya devam edersem yarattığım bu güzel şeylerin büyüyeceğini düşündüm. | Open Subtitles | كنت متأكدًا إن تابعت التدخل أعلم و أعاقب ستكبر هذه المخلوقات الرائعة |
Belki onların sokaklarda veya çocuğunun babasını tanıyamadan büyüyeceğini düşünmüştü. | Open Subtitles | ربما اعتقد انهم سيكونوا بلا مأوى أو ابنته ستكبر و لاتعلم من هو أباها |
Bu kızın büyüyeceğini hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن تلك الفتاة ستكبر أكثر من أي وقت مضى |
Tüm bunların bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemiştim. | Open Subtitles | -لم أخال الأمر سيتحوّل إلى فوضى عارمةٍ |
Tüm bunların bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemiştim. | Open Subtitles | -لم أخال الأمر سيتحوّل إلى فوضى عارمةٍ |
Kafanın içine doğru büyüyeceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | تظنين انهم سيكبرون ليتناسق الراس مع اجسادهم لكنهم لا يفعلون |
Önemli olan büyüyeceğini bilmek. | Open Subtitles | مهم انهم سيكبرون |
Belki yavruyken çok sevmişlerdir ve ne kadar büyüyeceğini bilmiyorlardır. | Open Subtitles | ربّما افتتنوا بحبّه لمّا كان جروًا، ولم يعرفوا لأيّ مدى سيكبر حجمه. |
Ben kaldım öünkü sorumluluklarımın büyüyeceğini düşündüm | Open Subtitles | أنا بقيـت لأنني ظننت أن مسؤوليتي ستكبر مع الوقــت |
Benden daha iyi bir adam olmak üzere büyüyeceğini bilmeliydim. | Open Subtitles | تعين أن أعلم أنك ستكبر لتغدو رجلًا أفضل مني. |
Senin ardından kızının da bu odada büyüyeceğini düşünmek çok güzel. | Open Subtitles | من اللطيف ألتفكير بأنك كبرت بهذه الغرفة والآن ستكبر ابنتك بها كذلك |
Önemli olan büyüyeceğini bilmek. | Open Subtitles | المهم أنه سيكبر |
Baban, Max bunları yapmazsa yalnız ve mutsuz bir çocuk olarak büyüyeceğini düşünüyor galiba. | Open Subtitles | واظن ان والدك يعتقد انه اذا لم يفعل (ماكس) هذه الاشياء, سيكبر تعيس و وحيد |