"bıçaklandığı" - Traduction Turc en Arabe

    • طعن
        
    • طُعن
        
    • طعنه
        
    • طعنها
        
    Kardeşinin bıçaklandığı anda kalbi yüzünden hastaneye kaldırılıyor. Open Subtitles يضعونه في المستشفى بسبب خفقان بالقلب في نفس وقت طعن أخيه
    Geçen ay, iki kardeşin bıçaklandığı vadiyi biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف الممر الذي طعن فيه شخصين الشهر الماضي؟
    Ölümü kalbinden bıçaklandığı anda gerçekleşmişe benziyor. Open Subtitles يبدوا أن وفاته فورية لقد طعن في القلب
    - Adamın bıçaklandığı kesin zamanı bilmiyoruz. Open Subtitles - نحن لا نعرف الوقت الذي طُعن فيه هذا الرجل
    Sonra kurban bıçaklandığı anda bağırdı. Open Subtitles ثم سمعت الضحية يصرخ عندما تم طعنه
    Sırtından bıçaklandığı yetmemiş gibi ölümünde bile saygısızlığa uğradı. Open Subtitles ليس فقط طعنها بسكينفيالخلف.. ولكن في موتها حتى، تم تدنيس ذكراها
    Harold Jones'un bıçaklandığı harabe. Open Subtitles حسناً، وهذه المكان المهجور حيث هارولد جونز طعن...
    - Burası bıçaklandığı yer olmalı. Open Subtitles - ويجب أن يكون على حق عندما حصلت على طعن.
    Sokağın karşısında, Shaw'un bıçaklandığı yerin orada Open Subtitles في الزقاق المعاكس لمكان طعن شو
    Bu kişi, kalbinden bıçaklandığı için ölmüş, ama katiller işleri bitince bıçağı göz kürelerinden birine saplayıp bırakmışlar. TED ولكن الضحية قتلت بسبب طعن في القلب ولكن تم استخراج السكين لكي توضع مرة اخرى في " عيني الضحية " !
    Kalbinden bıçaklandığı zaman bile gitmedi. Open Subtitles لم يغادر بعد ان طعن بقلبه
    Yani Bay Hansen kalbinden bıçaklandığı sırada masada oturur pozisyondaymış ki bu da gayet mantıklı. Open Subtitles بمعنى أن السيد (هانسن) طعن في القلب وقلبه مساوٍ للمكتب، مما يجعله مناسباً
    İyiymiş, ama yine de maktulün bıçaklandığı saatlerde müvekkilimin Bay Cooperman'a mahkeme celbi tebliğ ederkenki fotoğrafları elinizde. Open Subtitles عظيم، ولكن عندك الصورة (تظهر بأنه كان يسلم امر الاستدعاء لـ(دونالد كوبرمين في نفس الوقت الذي طعن فيها هذا الرجل
    bıçaklandığı yere kadar. Open Subtitles عودة إلى المكان الذي طعن فيه
    bıçaklandığı yer buradan uzak olmamalı. Open Subtitles لابد بأنه طُعن بالقرب من هنا.
    Krustyburger, Krustyburger Ekspress, valinin bıçaklandığı Krustyburger ... Open Subtitles (مطعم كراستي بيرغر) (كراستي بيرغر السريع) (مطعم كراستي بيرغر) حيث طُعن المحافظ
    bıçaklandığı yer, işte tam burası. Open Subtitles يتم طعنه بالضبط.. تقريبا... الآن
    O bıçaklandığı zaman Daniel'ın... kıyafetlerinin önüne kan sıçramış. Open Subtitles تناثر الدم على ملابسه يضع (دانيل) مباشرة أمام الطبيب (فولي) عندما تم طعنه
    Neden, omuzundan bıçaklandığı için mi? Open Subtitles - لماذا ؟ هل طعنها فى كتفها؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus