"bırakmasını" - Traduction Turc en Arabe

    • يتركني
        
    • يتركها
        
    • يدع
        
    • يتركه
        
    • تستقيل
        
    • تتركه
        
    • تكف عن
        
    • يدعني
        
    • يكف
        
    • وشأني
        
    • ان يترك
        
    • يخفض
        
    • يتركك
        
    • يترككِ
        
    • يطلق سراح
        
    Yüce İsa, lütfen bu adamın ben kendimi kaptırmadan önce beni bırakmasını sağla. Open Subtitles عزيزي السيد المسيح رجاءً دع هذا الرجل يتركني أذهب قبل أن أفقد عقلي
    Ve sert bir dilde yazılmış bir notla ona beni rahat bırakmasını söyleyeceğim. Open Subtitles وسأخبره بأن يتركني وشأني في رسالة قوية العبارات
    Şimdi onu arayıp kızı bırakmasını söyleyeceksin! Open Subtitles ست ساعات من الآن إتّصل به الآن، وأخبره أن يتركها
    Verdiği tepkinin şekline bakarak, karısıyla konuştuğunu, ona nazik olmasını ve kızları rahat bırakmasını söylediğini çıkarabiliriz. Open Subtitles والذى تظاهر كأنه من زوجته تطلب منه ان يكون كريما و ان يدع الفتاتين تمران من ارضه
    Onu müzede bırakmasını söyle, bıraksın onu yoksa neticesine katlanır. Open Subtitles قولي له أن يتركه لي في المستند , دعيه أو ستواجهين عواقب
    Ayrıca, kendimi sorumlu hissediyorum çünkü işini bırakmasını ona ben söyledim. Open Subtitles كما أنني أشعر بالمسئولية نحوها لأننا طلبت منها أن تستقيل من عملها
    Bu çukur da hayvanların onu rahat bırakmasını sağlayacak kadar derin. Open Subtitles وهذه الحفره عميقة بما يكفي .و الحيوانات سوف تتركه وشأنه
    Bu gorile beni bırakmasını söyler misiniz? Open Subtitles هلّا أخبرت هذا الغوريلا أن يتركني أذهب ؟
    Beni rahat bırakmasını nasıl sağlayabilirim? Suçluluk duygusu değil. Objeler değil. Open Subtitles لمً لا استطيع أن ادعه يتركني وشاني إنه ليس تأنيب الضمير وليس بمصنوعة
    Çok heyecanlanma. Peşimi bırakmasını söyledim. Open Subtitles لا تفرحي هكذا لقد طلبت منه أن يتركني لحالي
    Ona artık bu işin bittiğini anlamasını ve artık peşini bırakmasını istiyordu. Open Subtitles أرادت إعلامه فقط بانتهاء علاقتهما، وأن يتركها وشأنها.
    Yine yanlış anlayıp onu tamamen bırakmasını umuyordum. Open Subtitles أتمنى أن يسيء الفهم مجدداً أتمنى أن يتركها هذه المرة
    İhtiyacın olan, adı Shakey olan bir barmene sert bir likör siparişi vermek ve ona şişeyi masada bırakmasını söylemek. Open Subtitles من ساقي أسمه شيكي و أخبريه أن يدع القنينة معك
    Patronuna annemi on dakikalığına yalnız bırakmasını söler misin? Open Subtitles هل يمكنكَ أنْ تقول لرئيسكَ أنْ يدع والدتي و شأنها لعشرة دقائق فحسب ؟
    Seni kandırmıyorum. Adamına herifi serbest bırakmasını söyledim. Open Subtitles أنظر ، لا أخدعك يا رجل أخبرت رجلي أن يتركه
    Ona işini bırakmasını ve yeteneklerini tüm dünyayla paylaşmasını söyledim. Open Subtitles أخبرتها أن تستقيل من عملها وتشارك العالم بموهبتها
    Daha demin Julia'ya köpeği rahat bırakmasını söyledim. Open Subtitles (لقد أقنعت (جوليا مؤخراً ان تتركه و شأنه
    Ona, aptallık yapmayı bırakmasını söyle. Open Subtitles لم لاتقول لها أن تكف عن السخافة
    Geri dönüp ona beni rahat bırakmasını söyle yoksa beni bir daha gördüğünde, parmağım tetikte silahımı kafasına dayamış olacağım. Open Subtitles لذا عودي إليه واخبريه أن يدعني وشأني وإلا المرة القادمة التي سيراني بها، سأصوب بندقية نحو رأسه وأصبعي على الزناد
    - Paul açtı telefonu. Ona, ihtiyar annemi rahat bırakmasını söyledim. Open Subtitles قلتُ له أن يغرب وأن يكف عن مضايقة أمي العجوز
    O adamı ölmeye bırakmasını mı isterdin? Open Subtitles هل تريده فقط ان يترك الرجل يموت؟
    Ona silahı bırakmasını söyle. Open Subtitles أخبره أن يخفض المسدس
    Evet, ve seni bana bırakmasını söylemeyi de hatırlayacağım. Open Subtitles نعم ساتذكر ان اطلب منه ان يتركك لي
    Kanımızı içiyorlar. Bill'e doymadan bırakmasını söyle ne diyecek bakalım? Open Subtitles إنهم يشربون دمائنا إن (بيل) لن يترككِ أبداً
    Prens Kraldan tüm adamları serbest bırakmasını istemiş. Open Subtitles طلب الأمير من والده أن يطلق سراح أولئك الرجال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus