"bıraktığı tek şey" - Traduction Turc en Arabe

• كل ما تركه
• الشيء الوحيد الذي تركته

Bize bıraktığı tek şey düzgünce boğazlanmış bir öğretmen.
كل ما تركه لنا معلمة خُنقت بعناية ومهارة

Bana bıraktığı tek şey bir sürü fatura ve ipotek yüzünden satamadığım bir ev.
كل ما تركه كان مجموعة من الفواتير و منزل مرهون لا يمكن بيعه.

bıraktığı tek şey bu oldu.
إنها كل ما تركه

Geride bıraktığı tek şey saçı olmayabilir.
الشعر ربما لا يكون الشيء الوحيد الذي تركته

Annem iki yıl önce öldüğünde bana bıraktığı tek şey.
إنه الشيء الوحيد الذي تركته لي أمي بعدما توفيت قبل سنتين

Tamam, çünkü bana bıraktığı tek şey bu.
حسناً، هذا كل ما تركه لي

Beni terk ettiğinde arkasında bıraktığı tek şey buydu.
هذا كل ما تركه لي عنما تركني

Arkasında bıraktığı tek şey bir semboldü.
كل ما تركه خلفه كان رمزاً