| İçinizden biri nasıl bir araya geldiğinizi söylemezse bağıracağım. | Open Subtitles | إن لم يخبرني أحدكما كيف التقيتما سأصرخ الآن |
| Bir daha tehlikeli bir durum olursa, dikkat et diye bağıracağım. O zaman sana bir şey olmaz. | Open Subtitles | هيا نفعل هذا ، المرة القادمة لو كان الأمر خطيرا سأصرخ .. |
| Ve en iyi halinizin 10 katı bile öyle kötü olacak ki size bağıracağım. | Open Subtitles | و 10 أضعاف أفضل ما لديكم سيكون سيئاً جداُ لدرجة أني سأصرخ عليكم |
| Bir daha reklam filmi gördüğümde, gözlerimi ve kulaklarımı kapatıp, avazım çıktığı kadar bağıracağım. | Open Subtitles | عندما يأتي إعلان في المرة القادمة سأغلق عيوني و أسد أذني و أصرخ بإعلى صوتي |
| İki dakika sonra "İmdat! Tecavüz!" diye bağıracağım. Bu arada düşün istersen. | Open Subtitles | سأمنحك دقيقتين لتعيد التفكير قبل أن أصرخ "اغتصاب" |
| Sana çok kızgınım ve bu bebek içimden çıkar çıkmaz sana bağıracağım tüm şeylerin bir listesini yapacağım. | Open Subtitles | لكنني غاضبة جدا منك و سأعد لائحة بكل الأمور الصغيرة التي سأصرخ عليهم بسببك |
| Sürekli ona bağıracağım, o da bana bağıracak. | Open Subtitles | سأصرخ عليه طوال الوقت وسيبادلني هو الصراخ |
| Eğer beni bir blok daha götürürsen pencereden "adam kaçıçırma" diye bağıracağım. | Open Subtitles | إذا استمريت بالقيادة لأكثر من مبنى اخر سأصرخ "عملية خطف" من خارج النافذة |
| Şey, eğer eniğinin bir işaretini görürsem, sana bağıracağım. | Open Subtitles | حسنا،إذا رأيت جروك، سأصرخ لك. ألتزم. |
| Üçüncü boru sesinde yüksek sesle "Saldırın!" diye bağıracağım! | Open Subtitles | عند النفير الثالث، سأصرخ بأعلى صوتي، "هجوم!" |
| Derdimi derin kuyulara bağıracağım. | Open Subtitles | سأصرخ بمشاكلي إلى آبار عميقة |
| Tabiki sana bağıracağım, amına koduğum! Tüm zaman boyunca buradaydın! | Open Subtitles | بالتأكيد سأصرخ لأنك كنت معنا طوال الوقت |
| "Dwight'ı severdim fakat artık değil, çünkü kötü bir iş çıkardı. Yani ona kesinlikle bağıracağım." | Open Subtitles | "لأنه أقدم على عمل شيء لذا حتما سأصرخ به" |
| Sonra da bağıracağım: "Seni buldum, sürtük!" | Open Subtitles | و بعدها سأصرخ , وجدتك يا حقيرة |
| Ne boktan bir planın olduğunu bilmiyorum ama ekibi buraya getirmek için şimdi ben DEA'denim diye bağıracağım. | Open Subtitles | لا أعرف أيّ خطة سخيفة تملكها... لكن سأصرخ أنني عملية في وكالة مكافحة المخدرات الآن لأجعل الفريق يتدخل. |
| Tekmeleyeceğim, bağıracağım ve savaşacağım. Sonuna kadar. | Open Subtitles | سأركل و أصرخ سأقاتل إلى النهاية |
| -Yarı yarıya sağır sayılırım, illa ki bağıracağım. -Beni de sağır edeceksin. | Open Subtitles | أنا نصف أصم،بالطبع أصرخ - أنت تجعلني أصم - |
| - Ama muhtemelen bağıracağım. | Open Subtitles | ولكن من المحتمل ان أصرخ حسناً حسناً |
| Git yoksa bağıracağım. | Open Subtitles | أخرج أو سوف أصرخ |
| Arada bir iyi iş diye bağıracağım. | Open Subtitles | وأصيح من وقت لآخر، أحسنتم |
| Geçit törenindeyken öne çıkıp açık ve net şekilde bağıracağım. | Open Subtitles | سأخرج في مسيرة للجبهه وسأصرخ بصوت عالي و واضح |
| Meydana çırılçıplak ineceğim, ...ve avazımın çıktığı kadar bağıracağım! | Open Subtitles | سَأَتعرّى في المربعِ، عارية كلياً، و سَأَصْرخُ و أَصْرخُ! |
| Yani bu sırada, eğer sinsi adam evime girerse ben sadece, "Dur, ben ders alıyorum!" diye bağıracağım. | Open Subtitles | ان كان الرجل المتربص سيقتحم منزلي ساصرخ به "توقف! أنا أتعلم في صف" |