Avukat üzülmememizi yalnızca... onunla bağlantıda olmamızı söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت لى المحامية الا أقلق وأن نبقى على اتصال بها |
Motosikleti takip konusunda benimle bağlantıda kalın. | Open Subtitles | ابقيني على اتصال بمطاردة الدراجه الناريه |
Bütün ekipler bağlantıda kalın. | Open Subtitles | كلّ الوحدات تبقي على اتصال محيطي. انتهى. |
Dr. Garner'la bağlantıda ol. Değerlendirme sürecine yardımcı olur. | Open Subtitles | يبقى على إتصال مع الدّكتور غارنر هو سيساعد على التقييم |
Eğer cep telefonlarınız tıkanırsa CTU'yla nasıl bağlantıda kalacaksınız? | Open Subtitles | كيف ستبقى على إتصال بوحدة مكافحة الارهاب اذا تعطلت الهواتف الخلوية؟ |
Pek çok makine sadece diğer teknolojiye bağlantıda olacak, ama teknolojiden olmayanlarla değil ya da hayatla. | TED | معظم الآلات لن تكون على تواصل مع بقية التكنلوجيا وليس غير التكنلوجيا، أو حتى الحياة. |
Suçlamalar konusunda onunla bağlantıda olacağımızı söyle. | Open Subtitles | أخبرها أننا سنكون على إتّصال حول التُهم المُوجّهة ضدّها. |
Doğru, fakat klonların görevlerini tamamlamalarının ne kadar süreceğini bilmediğimiz için bağlantıda kalmak daha ihtiyatlı olacak. | Open Subtitles | لكن منذ أن ليس لدينا أي طريقة لمعرفة كم من الوقت يستغرق الأستنساخ لإتمام مهامهم فمن الحكمة أن يبقوا على أتصال |
Biz teknolojiyi rahatlıkla kontrol edebileceğimiz yollarla bağlantıda olmak için kullanıyoruz. | TED | نلجأ للتكنولوجيا لتساعدنا على الشعور بأننا متصلين على الطريقة التي نقدر من خلالها التحكم بارتياح. |
bağlantıda olduğundan ve veri tabanlarının kilitlenmemiş olduğundan emin ol. | Open Subtitles | تأكدوا من أنكم على اتصال وأن بياناتكم غير مغلقة |
Seninle bağımız koptuğu için özür dilerim. Ama insanlarla bağlantıda kalmak kolay değildi. | Open Subtitles | آسفة لنى لم أكن على اتصال بك ، فقد كان صعباً أن أظل على اتصال بالجميع |
Ama CTU ile sürekli bağlantıda olmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، ولكني أريد منك أن تكون على اتصال دائم بالوحدة |
Biliyorum. Ama bağlantıda kal demiyorum. | Open Subtitles | نعم ، أعرف ، و لكنى لم أقل لك أن تبقى على اتصال |
Hayır, özlemeyeceksin. Çünkü nerede olursam olayım bağlantıda olacağız. | Open Subtitles | لا لن تفعل لأنه أينما ذهبت سنبقى على اتصال |
Sürekli bağlantıda kalmalısınız anlaşıldı mı? Sürekli. | Open Subtitles | حسنا اذا, اسمعوا يجب عليكم ان تبقو على اتصال دائم, أفهمتم؟ |
Vaat Şehri'nden biri aradı, bize Richard'ın bağlantıda olduğu bir 4400'ün ismini ve adresini verdi. | Open Subtitles | أعطانا إسم و عنوان أحد الـ 4400 و ادعى أن ريتشارد كان على إتصال بها |
Bundan böyle bağlantıda kalmak için bunu kullanacağız. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً سنستخدم هذا لنبقى على إتصال |
Son olarak götürüldüğü yeri bilmiyoruz bu nedenle size tavsiyem Teşkilat'tan orayı iyi bilen biriyle bağlantıda olmanız. | Open Subtitles | ليس لدينا حاليا اي ادلة لذا نصيحتي أن تحصلو على إتصال مع شخص ما في وكالة |
Hâlâ orada olmak ve bağlantıda kalmak için zaman zaman arkadaşlarıma, akrabalarıma, köyüme para gönderirim. Onlar benim benliğimin birer parçası. | TED | ومع ذلك من وقت لآخر أرسل النقود للأصدقاء والأقرباء وللقرية لأكون هناك، لأبقى على تواصل فهذا جزء من هويتي |
Bazen bağlantıda olmak çok kötü bir araç olabilir. | Open Subtitles | يُمكنها أن تكون أداة مذهلة للبقاء على تواصل |
Üzgünüm doktor. Ama onunla bağlantıda olmamız çok önemli. | Open Subtitles | آسفة يا حضرة الطبيب، لكن من المُهم أن نبقى على إتّصال. |
Buluşma hakkında bağlantıda kalacağım. | Open Subtitles | سأكون على إتّصال بشأن المقابلة |
O senin numaran. Seninle bağlantıda mı? | Open Subtitles | هذا رقمكِ، لازال على أتصال بكِ؟ |
Sizi anlayamıyorum beyler. Gary, halen Seraph'larla bağlantıda mıyız? | Open Subtitles | لاافهمكم البتة يااصحاب غاري هل لازلنا متصلين بالامواج |