Teşekkürler. Kendinizi suçlu hissettiğinizde, bazen, başınızın üstünde fırtına bulutları dolaşıyormuş gibi olur. Bu fırtınayı başınızdan defetmenin tek bir yolu olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أحياناً عندما تشعر بالذنب يشبه الأمر غيوم عاصفة فوق رأسك عرفت ان هناك طريقة واحدة لجعل عاصفة الذنب تختفي |
Tam başınızın üstünde, asansörün halatına yerleştirilmiş bir patlayıcı var | Open Subtitles | هناك شحنة متفجرة مربوطة بسلك المصعد فوق رأسك |
başınızın üstünde tavan olması bazen ürkütücüdür tüp taşımak da yorucu olmaya başladığında arada bir "Bu yaptığım akıllıca mı?" diye düşünürsünüz. | Open Subtitles | من المخيف أحياناً أن يكون لديك سقف فوق رأسك وعندما تبدأ المعدّات بالهبوط قليلاً تتسائل في لحظة |
Evet, şimdi herkes anakasaya doğru ilerlesin. Eller başınızın üstünde. | Open Subtitles | حسناً, كلنا ذاهبون للقبو الان, ابقوا ايديكم فوق رؤوسكم |
Silahlarınızı bırakın. Elleriniz, başınızın üstünde dışarı çıkın. | Open Subtitles | اخفضوا اسلحتكم , اخرجو واضعين يديكم فوق رؤوسكم |
Araçlardan çıkın! Eller başınızın üstünde. | Open Subtitles | اخرجوا من المركبة، وضعوا أياديكم فوق رؤوسكم |
Açıklamamız gereken hikaye şu, minik bir kutuda bir insan var, başınızın üstünde, uzayda uçan ve aslında onu, açık bir gecede çıplak gözle görebilirsiniz. | TED | القصة التي احتجنا إلى سردها هي أن هناك إنسانة في صندوق بالغ الصغر تحلق في الفضاء فوق رأسك و أنه يمكنك حقًا أن تراها بعينك العارية في ليلة صافية. |
Diğeri kadar olmasa da başınızın üstünde çatı olur ayrıca istediğiniz kadar kalmakta özgürsünüz. | Open Subtitles | لن أكون سخياً مثل ما كنت عليه في ذلك المكان ، ولكن يوجد سقف فوق رأسك . ومرحب بكم هنا أياً كانت المدة . |
Teşekkür ederim. Bayım, eller başınızın üstünde... | Open Subtitles | شكراً لك يا سيدي يديك فوق رأسك |
Aşağı inin. Eller yol boyunca başınızın üstünde... | Open Subtitles | أياديكم فوق رؤوسكم هيا يا سيدتي |