İşe yarar sonuçlar almadaki başarısızlığımız kabul edilemezmiş. | Open Subtitles | أعلمت أنّ فشلنا في تحقيق نتائج مفيدة غير مقبول. |
30 saniye önce buranın bizim başarısızlığımız olmadığını söylediğinde hatırladım ki diğer elimde bir tane daha vardı. | Open Subtitles | منذ 30 ثانية مضت عندما قُلتِ هذا المكان ليس فشلنا و أنا تذكرت أني أحمل واحدة آخرى من هذه في اليد الآخرى. |
Senin başarısızlığın bizim başarısızlığımız demek. | Open Subtitles | فشلكِ أمام العامّة يعني فشلنا أمامهم أيضُا. |
Bu onların başarısızlığı değil, bizim başarısızlığımız. | TED | هذا ليس فشلًا يترتب عليهن؛ إنه فشلنا. |
Keşmir Operasyonu'ndaki başarısızlığımız gizli tutulmalı. | Open Subtitles | فشلنا في مهمة كشمير يجب أن يظل سر |
Bu, son on beş yıldır en büyük başarısızlığımız. | Open Subtitles | هذه هو فشلنا الأكبر خلال خمسة عشر سنة |
Aksi takdirde bu bizim başarısızlığımız olur. | Open Subtitles | الإنسانية و إلا نكون قد فشلنا |
Fikir bize aitti, bu bizim başarısızlığımız. | Open Subtitles | ، و أقول أنها فكرتنا و فشلنا |
Bizim kendimize ait bir başarısızlığımız var zaten adı da Max'in Evyapımı Kapkekleri. | Open Subtitles | لدينا بالفعل فشلنا الخاص بنا يدعى "كعكات (ماكس) منزلية الصنع." |
The High bizim başarısızlığımız değil. | Open Subtitles | مطعم "الهاي" ليس فشلنا. |
Bizim başarısızlığımız. | Open Subtitles | فشلنا. |